7 Mayıs 2014 Çarşamba

L'Oréal Infallible Kalıcı Rujlar

Sözkonusu rujlar olunca,genelde nude, belli belirsiz ve her an her yerde kullanabileceğim renkleri tercih ederim. Fakat yazın yaklaşması ve güneşin artık kendini daha çok gösteriyor olması beni capcanlı renklere sürüklemekte (: Tabi uzun süre insan nude renkler kullanınca, canlı renklerde duyulan sürekli ruj tazeleme ihtiyacını pek bilmiyor, alışkanlık diyelim... Peki ya bu rujları sürdüğünüzde o ihtiyacı saatlerde unutabilirsiniz desem nasıl olurdu ? (=


Orada burada anlatıldı, ama kendi gözlerimle görmeden inanmamıştım diyelim. Bu rujlar gerçekten garip bir rutine sahip olsalar da işe yarıyorlar. Normal bir glossun üzerine dudak balmı sürmeye çalıştığınızı hayal edin,işe yaramıyor,o gloss her yere bulaşıyor değil mi ? Ayrıca ne saçma tam tersi olması gerekmez miydi ?! Uygulamadan önce kafamda 100 tane hayır olmaz dürtüsü vardı fakat uygulayınca anladım ki, adamlar yapmış (:

Ben en beğendiğim 2 rengini aldım. Canlı kırmızı ve parlak pembe... Kırmızı renk tamamen mat, pembenin içinde ise küçük ışıltılar var fakat sürünce kayboluyorlar. Nude rengi de vardı tabi ki ama bu kadar kalıcılık iddiası olan bir şeyi nude kullanmak biraz saçma geldi bana...

İlk başta renkli gloss gibi olan kısmı sürüyorsunuz ve anında dudakta kuruyor. Sanki dudağınıza eyeliner kıvamında bir şey sürmüşsünüz gibi... Ve üzerine de diğer taraftaki renksiz sabitleyicisini geçtik mi tamamdır. Bu şekilde abartmıyorum bende 5-6 saat öylece kaldı. Sonra çıkardım zaten ama daha da dayanır gibiydi. (: Dudağım da niyeyse kurur normalde fakat bende öyle bir kuruma etkisi olmadı ama çok kuru dudaklarınız varsa pek işe yaramayabilir. Kullanmadan önce dudaklarınıza peeling yaparsanız da daha iyi sonuç alırsınız.

Başıma gelen tek kötü durumda ise yanlış uygulama yaptığımı anladım ki o da şöyle, renkli kısmı sürmeden önce dudağıma nemlendirici sürmüştüm,ve aynı işlemleri uyguladığımda bir süre sonra kabuk kabuk döküldü ruj... Buradan anlıyoruz ki dudağınızı ya saatler öncesinden nemlendirmeniz lazım ya da nemlendirici sürdüyseniz bile elinizle temizleyip uygulamanız lazım yoksa renkli kısım dudağa yapışmıyor ve parçalanıyor...

Bu kadar kalıcı bir ruja daha önceden denk gelmemiştim desem yalan olmaz sanırım. Bu kalıcılıkta rujun en az 60-70 TL olmasını bekleriz fakat fiyatı bence makul, 38 TL . Beğendiğiniz renkler varsa mutlaka alın ben biraz zor buldum bu renkleri,çoğu bitmişti diyebilirim (:

Sorularınız,önerileriniz var ise yorum bırakarak bana ulaşabilirsiniz... Kendinize iyi bakın !


4 Mayıs 2014 Pazar

Geçtiğimiz Nisan Olan Biten - Bitenler & Çöpe Gidenler

Uzun ama çok uzun,koca bir ay aradan sonra tekrar buradayım. İş yoğunluğu, sınav hazırlıkları derken üzerine de bahar yorgunluğu eklenince, çok verimsiz bir Nisan oldu benim için... Kendime bile faydam dokunmadı derler ya,aynen öyle bir durumdaydım (:

Yazılarıma ise bundan sonra belli bir düzen oluşturmak istediğim için birkaç inceleme serisi başlatacağım. Bunların çoğu kısmı yeni aldığım ürünler olmayacak,ama geldikçe yenilerini de ekleyeceğim tabi ki belli bir süre deneyimledikten sonra...

Nisan ayı yine çok alışveriş yapmadığım,elimdekileri bitirmek üzere planladığım aylardan biriydi ki bu "Project Pan"leri de sonraki zamanlarda sizlerle paylaşacağım...

Öncelikle biten ve belki bir daha alabilme ihtimalimin olduğu ürünlerden başlayayım...


 Head&Shoulders kadınlara özel saç dökülmesine karşı şampuanı saçlarımda oluşan kepeği gidermek için almıştım,ki giderdi de fakat bana göre çok büyük bir eksisi var ki o da; hayatımda hiçbir şampuan bu kadar gözümü yakmamıştı ! Diyeceksiniz ki gözünü açma sen de (: Ama açmıyorum ki ?! Bu şampuan bir şekilde gözüme girip,onları acıta acıta yakmayı başarıyor.
Vaadleri yerine getiren,saçtaki kepeği gideren, yıkama sonrası yumuşatan ve böylece koparak dökülmeyi bence engelleyen bir şampuan,kokusu da fena değil,ama o gözlerimi yakması beni bir daha almamayı düşündürüyor... Belki de sadece bu çeşidi böyledir ve ileri zamanlarda diğer çeşitlerine şans tanıyabilirim diyorum...

Palmolive Aroma Therapy benim senelerdir kullandığım ve çok sevdiğim bir duş jeli... Bu büyük boyu da özel pompasıyla geliyordu ki çok kullanışlı buldum. Ama yaz aylarında tekrar almayabilirim çünkü kokusu bence biraz kış kokusu gibi biraz ağır kaçabilir yaz için... Ben bunun yerine yaz için Spa serisinden Hamam,Naneli aldım ve çok ferahlatıcı bir kokusu var... Yaz bitince geri dönüş yaparım gibi, alacaksanız büyük boy alın derim uzun süre gidiyor ve pompası harika...

Vichy Dercos şampuanı ise hemen Head&Shoulders'ın öncesinde bitirmiştim zaten az kalmıştı içinde... Bu şampuanı seviyordum fakat fiyatı yüksek,ekstra kepek yapmadı fakat bazen oluşan kepeklenmeyi de önlemedi... Açıkçası biraz da sıkılmıştım ,şimdi yine başka bir şampuan deniyorum beğenmezsem dönerim belki...

L'Oréal Elseve Argigine Direnç Bakım Kremi Watsonslarda belli bir alışverişe 5 TL gibi bir şeydi denemek için almıştım... Pek sevemedim açıkçası niye bilmiyorum ama tek beğendiğim tarafı kokusuydu... Saçlarıma gerekli nemi sağlamadı ve banyo sonrası tarama için hiç ama hiç açmadı. Benim için saç kreminde 2 önemli kriter var o da gerekli nemi verip kolay taranmasını sağlaması ve de saçımı yağlandırmaması. Açıkçası Gliss'in Restore&Refresh serisini çok daha fazla beğenmiştim...

Bu resimdekiler ise beğendiğim ürünler yani tekrar alacaklarım/aldıklarım...

 LUSH Dreamwash gerçekten cildi yatıştıran,sivilceleri kurutan ve yağlanmayı önleyen bir ürün... Sırt bölgemde sivilcelenme olduğundan belli bir kısma kadar iyi geliyor. Tedavi amaçlı bir ürün değil elbette ama ben memnun kaldım. Tekrar alacağım.

Rexona Women Powder artık demirbaş,her ay bir tane bitiyor mutlaka... Ayrıca sprey versiyonunu da kullanıyorum hatta çanta boyları da geldi,tavsiye ederim.

Kérastase Elixir K Ultimé açık ara kullandığım en iyi saç yağı. L'Oréal'in son çıkan Extraordinary Oil bence kesinlikle para israfı... Bir tane almıştım,şehir dışındaki evde duruyor ve öylesine bitirmesine kullanıyorum oraya gittiğimde. Bu ise apayrı güzellikle,biliyorum fiyatı tam 4 katı fakat emin olun 10 katı etki ediyor. Zaten diğerini 7-8 pompa sıkıyorsam,Elixir K Ultime'in 2 pompası hayli hayli yetiyor çünkü su gibi değil... Ayrıca diğerinin odunsu berbat kokusunun yanında bu muhteşem kokuyor hatta ben kokusunu Chanel Chance parfümüne benzetiyorum...

Ve işte hüsran kısmı,direkt çöpe gidenler....


Bunlar baya bir süredir banyoda duruyordu ve önceden de beğenmeyip bırakmıştım yine... Bir hata edip neden kullanmadığımı unutup tekrar bir şans vermek istedim ama yapamadım. 2 yıkamayı ancak yapabildim ve sonuç hüsran... Çok uzun saçlarım olduğu için mi desem ama bunun hiçbir bahanesi olamaz çünkü hayatımda saçlarım hiç bu kadar birbirine girmemişti... Saçlarım banyodan çıkınca kaptan mağara adamının sakalları gibi olmuştu... Yarım saat boyunca açmaya uğraştığım saçlardan sonra, şampuan ne kadar güzel gösterirse göstersin saçlarımı,çektiğim eziyete hiçbir şey değmezdi...
Üstelik bunları kullanmak da felaket...Pompa sisteminin işimizi kolaylaştırdığını düşünürüz hep fakat şampuanın pompası berbat... Ürünü 5-6 pompada elinize almak için her pompa sonrası 3-4 sn beklemek zorunda kalıyorsunuz çünkü şampuan çok yoğun kıvamlı.... Aynı şey saç maskesinde olmuyor mesela onda bir sorun yok... Ayrıca kokuları çok kötü,yani tamam parfümsüz ürünler iyidir falan diyoruz ama iki üründe de 5 çeşit paraben olduktan sonra kim takar parfümü?! İkisinin de çöpe gitmesi kaçınılmazdı....


Ürünlerden beğendikleriniz,beğenmedikleriniz,katıldığınız ya da katılmadığınız görüşler olursa mutlaka yorum bırakın,aklınızda kalan sorularınızı benimle paylaşın !

Bloglovin, Google+, GFC'den de beni takip etmeyi unutmayın...

Sevgiler,görüşmek üzere...


24 Mart 2014 Pazartesi

LUSH Banyo Balistikleri

Şimdi sizlere tüm kış boyunca kaçamak 1-2 saatlik vakitlerde ne yaptığımı söyleyeyim... Yaramazlık yapıp küveti doldurup,müzik eşliğinde öylece rahatlamak... Evet,insan bunalınca ve uyumak da bazen çare olmayınca,rahatlamanın en güzel ve temiz yolu bu gibi geldi... Tabi güneşli günlerde eve kapanıp kalın demiyorum,ki ben asla evde duramam güneşli günlerde mutlaka çıkarım,ama hava kötü olduğunda ve biraz keyfiniz de kaçıksa işte sizi kendinize getirecek şey bu hanımlar...

Daha önce bir LUSH mağazasına girmiş olanlar bilirler... Çok ağır bir sabun kokusu kaplar tüm mekanı...Bazen size güzel gelir,bazen de ağır... İşte bu banyo balistikleri de bana o kokuların çok ama çok güzel geldiği bir vakitte alındı,ve iyi ki de alındı...



Aslında ilk başta amaçlarını bilmeden bakınıyordum öylece... Sonra kokuları çok hoşuma gitti ve sorduğumda "banyo balistiği" cevabını aldım,ki ilk tepkim "??!!?" oldu. (: Kısaca şöyle söyleyeyim,bir top dolu sıcak küvete atılıyor ve hem renk,hem koku veriyor.

Benim beğendiklerimin 2'si evde spa niteliğinde,köpük vermiyor fakat koku ve ciltte arındırma sağlıyor. İki parçalı görünen resimde sağ altta bulunan turuncu balistik ise sadece köpük ve renk verme amaçlı,yani eğlence. (:

Ben aralarında en çok Honey Bee'yi beğenmeme rağmen,ilk önce Sex Bomb'ı denemiştim ki onun rahatlatma etkisi bence ondan daha fazla...Rengi koyu olduğundan,suya daha güzel bir renk katıyor.

Ayrıca bir şey söylemem gerekirse de küvette balistikler eşliğinde 1-1,5 saat geçirdiğinizde banyonuz da haliyle mis gibi kokuyor. (:

Dediğim gibi,benimkisi biraz yaramazlık...Çok da elzem şeyler değil bunlar ve küveti doldurup yatmak da hem zaman hem de su tüketimi açısından biraz lüks... Fakat bu tarz şeyleri seviyor ya da uzun zamandır kendinize vakit ayıramıyorsanız,loş bir ışıkta,belki de mumlar eşliğinde güzel bir banyo keyfi yapıp,rahatlayabilirsiniz...

Her birinin tanesi 15-17 TL arası değişiyor ve hepsi tek kullanımlık... Satın almak isterseniz Lush mağazalarına bakabilir ya da şehrinizde bulunmuyor veya uzak geliyorsa http://www.lushturkey.com/ adresinden ürünlere ulaşabilirsiniz...

23 Mart 2014 Pazar

Göz Kremi İncelemesi : Kiehl's Creamy Eye Treatment - Avokadolu Göz Kremi

Blogger'lar tarafından methini çokça duymuş olduğum bir ürün incelemesi olacak şimdi : Kiehl'stan avokadolu göz kremi... Bu kremi almadan önce uzunca bir süre göz kremi arayışındaydım,uzun araştırmalarım (!) sonucu bu kremi almaya karar verdim,şimdilerde ise bu kremi alalı 2 ay oluyor. Cilt bakım ürünlerine yazı yazmak için bence ortalama bir süre fakat daha uzun da olabilirdi tabi. Fakat benim problemim kırışıklık,sarkma gibi deformasyon problemi olmadığından bu ürün için bence yeterli.



Göz çevrem mor ve kuruluktan da bir iki ince çizgi var. Çizgiler geçti mi diye sorarsanız, tabi ki hayır,fakat geçmesini istemezdim değil. (: Çizgi dediysem de öyle derin çizgiler değil... Lise yıllarımdan beri bende olan incecik,göz yaşı çukuruma yakın,göz hattında uzanan minik çizgiler... Bundan belki birkaç sene sonra anti-aging ürünlerine başlarsam belki kaybolurlar,tek derdim ilerlemesinler de...(:


Bu kremden önce hangi kremleri kullandım ve neden özellikle bu kreme geçmek istedim anlatayım. Bundan önce Clinique All About Eyes'ı kullanıyordum ve ince yapısından,çabuk emilmesinden, nemlendirmesinden(eh işte) memnundum. Fakat o bitince daha nemlendirici,göz altı morluklarıma da iyi geleceğini öne sürdükleri Clinique Even Better Eyes Dark Circle Corrector'ı (123 TL gibi bir fiyatı vardı fakat ben %20 Boyner yılbaşı indiriminden yararlanmıştım) satın aldım. Yaklaşık 1-2 hafta kullandıktan sonra nemlendirmesini hiç ama hiç yeterli bulmadım ve başka krem arayışlarına girdim...

Bu ürünün bendeki en büyük artısı nemlendirmesi. Gerçekten çok güzel nem veriyor, tüm gün boyu göz altlarınızı kurutmuyor. Göz altı morluklarına ise herhangi bir etkisi olduğunu düşünmüyorum.
En büyük eksisi ise, uygulama yaparken harcadığım ve ürünün emilmesini beklediğim zaman... Ürün gerçekten çok yoğun kremsi yapıda ve tavsiye edildiği üzere pıt pıt hareketleri ile kremi sürüklemeden tampon hareketlerle uygularken çok vakit geçiyor.  Uygulandıktan sonra göz altlarınız baya parlak kalıyor ve sabah makyaj yapıp hemen çıkmanız gereken durumlarda beklemeniz gerektiği için biraz zor oluyor.
Ürün ciltle temas ettiğinde kremsi yapıdan çıkıp, üzerinde adeta bir su birikintisi oluşmuşçasına sürüldüğü yerde kalıyor. Bu da gün içerisinde gözümüze kaçıp da gözümüzü yakan kremlerden onu ayırıyor. Asla gözde bir irritasyon, yanma , kaşıntı vs. yapmıyor,fakat bu benim deneyimlerim tabi, cilt bakım ürünleri alınmadan önce mutlaka denenmeli ve en az 48 saat sonra alınmalı...


Ayrıca paraben sevmeyenler için de üzülerek söylüyorum ki içerisinde 4 çeşit paraben mevcut. Koruyucu madde olarak kullanılsa da ürünün ömrü yalnızca 6 ay ! İçerik kısmını ise üründen fotoğraflayamadığım için şöyle yazayım ;

Aqua / Water / Eau, Butyrospermum Parkii Butter / Shea Butter, Butylene Glycol, Tridecyl Stearate, Isodecyl Salicylate, Peg-30 Dipolyhydroxystearate, Tridecyl Trimellitate, Persea Gratissima Oil / Avocado Oil, Isocetyl Stearoyl Stearate, Propylene Glycol, Dipentaerythrityl Hexacaprylate/Hexacaprate, Sorbitan Sesquioleate, Magnesium Sulfate, Phenoxyethanol, Hydrogenated Castor Oil, Sodium Pca, Ozokerite, Methylparaben, Tocopheryl Acetate, Isopropyl Palmitate, Disodium Edta, Copper Pca, Butylparaben, Ethylparaben, Propylparaben, Zea Mays Oil / Corn Oil, Beta-Carotene.


Dediğim gibi bence en büyük eksisi geç emilmesi... Onun dışında şirin, küçük ve sade kutusu, güzel nem vermesi ve muadili olduğu kremlerden çok daha bereketli olması adına (gerçi ömrü 6 ay ama zaten düzenli kullanılması gerekiliyor) bence tercih edilesi bir ürün. Fiyatı yanılmıyorsam 67 TL idi fakat zam gelmiş olma ihtimali yüksek çünkü internet sitelerinde 74 TL yazmakta... Ayrıca Kiehl's size uygun bolca da tester veriyor,fakat indirimleri olduğunu sanmıyorum. ): Uzun zamandır göz kremi arayışındaysanız,buna da bir göz atın,mağazada gidip deneyin derim... Böylece sizde alerji yapıp yapmadığını da anlamış olursunuz...

Mutluluk ve sağlıkla kalın...

22 Mart 2014 Cumartesi

Sephora Akasya AVM ve İndirimden Aldıklarım

İndirimin üzerinden baya bir zaman geçti fakat ürünleri biraz deneyimlemek ve kısa kısa yorumlar yapmak adına bu yazıyı biraz beklettim. Öncelikle Anadolu yakasının en büyük alışveriş merkezi olan Akasya AVM,geçtiğimiz haftalarda açıldı. Ve içerisinde büyük bir Sephora mağazası bulunmakta. Yeni açılmasının hikmetinden midir bilinmez (7 Mart'ta gitmiştim),mağaza müdürü benimle bizzat ilgilendi ve kendisine de buradan tekrar teşekkür ediyorum... Açıkçası yaptığım en keyifli kozmetik alışverişiydi diyebilirim.



Aklımda NARS Radiant Creamy Concealer vardı ve ellerinde istediğim renk kalmayınca bana başka bir ürün önerdiler... O da Estee Lauder'in meşhur Double-Wear serisinin kapatıcısıydı... Bunu tercih etmemdeki en önemli sebep içerisindeki SPF 10,güneş koruma faktörü. Malum yaz aylarının geliyor ve güneşin eksilmeyecek oluşu "Yüzümüzde güneş koruması kullanıyoruz,peki ya göz altlarımız?" sorusunu akıllara getiriyor ve bu ürün de bu soruya gerçekten güzel bir cevap oluyor.

Kapatma açısından NARS ile hemen hemen aynı diyebilirim fakat daha kuru bir yapısı var. Bu sebeple daha iyi nemlendirmeye ihtiyaç duyabilirsiniz. Altına corrector kullandığımda kapatıcılıkta daha iyi sonuç alsam da tek başına da kapatıcılığı güzel... Gün içerisinde dağılmıyor,biraz çizgilere doluyor fakat bir ara elinizle üzerinden bir kere geçerseniz,sorun kalmayacaktır. Sürüldükten sonra anında kuruyor ve pudralaşıyor. Ayrıca sabitlemek için bir pudraya ihtiyaç olmayabilir ki nemsizlikten yakınanlar ıslak bir süngerle pıt pıt yaparlarsa daha iyi olacaktır. Pembe alt tonlu olduğu için sarı alt tonlu iseniz yüzünüzdeki izlerde pek başarılı olmayacaktır. Aynı şekilde kızarıklıkları da pek kapatmıyor,daha mor-mavi tonlu soluk sivilce izlerini kapatıyor.

Dediğim gibi bence en büyük artısı güneş koruma faktörü içermesi,sırf bu sebepten ötürü bile tekrar alınabilir...




Aldığım diğer bir ürün ise gür kaşlarıma rağmen Benefit'in Gimme Brow kaş maskarası... Seyrek kaşlıların çok seveceği bir ürün kendileri...Bendeki koyu rengi ki 2 rengi var zaten... Ama ara ara boyatıp açtığım kaşlarıma bile rengi uyuyor. İçerisinde kızıllık olmayan küllü hoş bir kahverengisi var... Kalıcılığı gerçekten güzel,tüm gün boyu duruyor, akmıyor, dağılmıyor...
Kaşlarımın başlangıç noktası biraz dağınık ve bunu uyguladığımda gerçekten şekilli ve normalde zaten öyleymiş gibi bir görüntü veriyor. Yani bunu kullandığınızda kaş kalemine ihtiyacınız kalmıyor. Bence en güzel noktası da bu...

Bu alışverişin en güzel yanı,mağaza yeni açılmıştı ondan mı bilinmez,bolca verilen testerlar oldu. (: Fakat bu testerların da arasında bulunan ve beni üzen de bir ürün oldu. Hayatımda daha önce cildim bir şeye bu kadar hızlı bir alerjik reaksiyon göstermemişti,hatta yüzümde alerji hiç oluşmamıştı bile... Ama Algenist'in hem göz hem de yüz kremi bende kırmızı kabarcıklar çıkardı... Şimdi bakım yağını denemeyi düşünmüyorum bile... Siz siz olun aman dikkat, elinizde falan denemeden almayın. Özellikle cilt bakımı için bir ürün almadan önce mutlaka testerını isteyin ve 48 saat deneyimleyin. Ondan sonra gidip alın...
Algenist markasının dışındaki ürünlerden memnun kaldım,özellikle parfümler ve tabi ki minik YSL fondöten testerı favorim oldu...



Ayrıca bu ay doğumgünüm olduğu için de Sephora'dan bana bu 4'lü dudak parlatıcısı da hediye geldi,onu da unutmadan söyleyeyim...




Black Card indirimi o haftasonu da devam ettiği için onu harcamak istemedim ve Akasya mağazasına açılışa özel ikinci üründe %40 indirim vardı ve ondan yararlandım... Zaten ürün fiyatları da birbirine çok yakındı böylece totalde zaten %20 indirim olmuş oldu. Normalde göz altı kapatıcısı 82 TL,kaş rimeli de 85 TL'ydi yanlış hatırlamıyorsam...

Sizin de yorumlarınız ve sorularınız varsa mutlaka bana bildirin... Sağlıklı,mutlu ve huzurlu günler dilerim,görüşmek üzere...

21 Mart 2014 Cuma

!!! Rockateur !!! Benefit'in Çok Amaçlı Allığı

Benefit markası ile beni ilk tanıştıran ürün yine bir allığı olmuştu; Hervana... Onu da aylardır severek kullanıyor, diğer allıklara göre taşınabilir yapısı ve içerisinde bulunan kullanışlı fırçası ile çantamdan eksik etmiyordum. Fakat Hervana bana göre tam bir "yaz" allığı olduğundan,ve o tatlı pembe her makyaja uygun olamayacağından,onu dört mevsim yerinden edebilecek başka bir kardeşini satın aldım; Rockateur !







Bu allık neden çok meşhur derseniz,size ilk önce şunu söylemeliyim ki,her yaştan her tarzdan her renkten insan bu allığı her makyajla kullanabilir bence ! Çok mu iddialı oldu ? Bence değil... Çünkü içerisinde her renkten biraz bulunduran bu allık her ihtiyaca cevap veriyor. Tek sevmeyebileceğiniz nokta biraz ışıltılı olması... Mat allık,doğal görünüm tutkunları ile burada yollarımız ayrılıyor... Çok da bir ışıltısı yok aslında öyle sim gibi ışıltılar değil zaten fakat yine de mat bir allık gibi de değil.

İçerisinde bronzluk ve pembelik var. Ten renginize göre yüzünüzde duruşu da değişecektir. Koyu tenlilerde pembeliği öne çıkarken,beyaz tenlilerde daha bronz duracaktır. Bende bronza yakın ama içerisinde ışıltıları olan çok hafif bir pembe gibi duruyor.

Bu allığı her türlü kırmızı-ruj,dumanlı göz makyajı ya da daha sade makyajlarınızda kullanabilirsiniz,bence tam bir kurtarıcı...

Tek eksi yanı 100TL üzerine çıkan fiyatı...Sephora'dan %20 indirimleri bekleyin derim... Herkese iyi haftasonları...

8 Mart 2014 Cumartesi

Real Techniques Core Collection Fırça Seti

Öncelikle geç de olsa tüm kadınların Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum... Bu anlamlı günde duygularım biraz buruk da olsa yazıma başlamak istiyorum. Çünkü sizleri şu günlerde her yerde gördüğümüz, Migros'larda ve Macro Center'larda yerini alan Real Techniques fırçaları beğenize sunma fırsatından mahrum bırakamazdım :) 

Daha önceki yazılarımda da bahsettiğim gibi ülkemize gelmeden önce yurtdışından sipariş etmiş daha sonraki alışverişimi yurtiçi online satış sitesinden almıştım. Burada tanıtacak olduğum fırçaları ise Migros'tan aldım. 

Herkes şunu soruyor ; ilk olarak hangi  Real Techniques fırçasını almalıyım ?
Bence bunun cevabının kişiden kişiye göre değişmesi gerek. İyi durumda,iyi performans veren fırçalarınız var ise olmayanlardan alın derim. Örneğin ben ilk Blush Brush yani allık fırçasını almıştım. Ama memnun olduğunuz bir allık fırçanız varsa ,sadece fondöten uygulamak için almak istiyorum diyorsanız Core Collection seti de size hitap edecektir. Yine de genelde uygulamak istediğiniz fondöten çeşidine ve istediğiniz kapatıcılık derecesine göre bu değişecektir. Mesela en kapatıcı uygulamadan,en doğal bitişe doğru bir sıralama yapacak olursak (çok sıvı olmayan fondöten çeşitleri için) ; Expert Face Brush, Buffing Brush , Stippling Brush olacaktır. 



Şimdi yazımıza konu olan Core Collection setine geçelim. İçerisinde 4 adet fırça bulunmakta ; Buffing Brush (Mineral Pudra ve fondöten fırçası) ,Detailer Brush (detay fırçası), Pointed Foundation Brush (sivri uçlu likit fondöten fırçası) ve Contour Brush (kontur fırçası). 


Ayrıca içerisinde Travel Essencials setindeki gibi bir de taşıma kabı çıkıyor. Ayrıca bu kabı dikleştirip Stand olarak da kullanabilirsiniz. Ben bu kabı genelde fırçalarımı yıkadıktan sonra başaşağı takıp kurutmak için kullanıyorum. 




Buffing Brush :

Buff yani Türkçe anlamı bastırmak,yedirmek olarak geçen bu fırça fondöten ya da mineral toz fondötenlerinizi cilde yedirerek uygulamanızı sağlıyor. Böylece pürüzsüz ve doğal ama yüksek bir kapatıcılık elde ediyorsunuz.



Sonuç olarak ben Sephora'nın 45 numaralı fırçasına benzettim zaten yapı itibari ile de benziyorlar. Sadece bunun kılları daha seyrek ve sert. Sert derken öyle çok bir fark yok fakat fırça kılları taklon yani sentetik olduğundan biraz farklılık gösteriyor. Fakat temizlemesi çok daha kolay. Sephora fırçasını en az 3 kere yıkamam gerekirken Buffing Brush kolayca temizleniyor. 

Bir de çok sıvı fondötenlerde iyi performans vereceğini düşünmüyorum çünkü biraz ürün emme ihtimali var. Ben genelde şu sıralar sıkça elimin gittiği Clinique Superbalanced ve Rimmel Wake Me Up Fondötenlerle kullanıyorum. 



Detailer Brush : 

Çok da gerek yoktur buna der gibiydim. Sonradan ise çok fikrim değişti. Çünkü detay fırçaları her yerde her şeyle kullanılabiliyorlar. Minik izleri kapatmak,rujun taştığı kısımları düzeltmek,ruj sürmek,Eyeliner ya da göz farınıza kuyruk düzeltmeleri yapmak... Aklınıza gelebilecek her türlü küçük işe yetişir bu fırça. Yassı ve sık yapısı ile keskin hatları belirlemeye yardım ediyor ve düzgün şekil vermenize olanak sağlıyor. Tek yakınmam sapının biraz fazla ince olması olabilir. Onun dışında gerçekten çok kullanışlı. 

Pointed Foundation Brush :

Ve işte geldik setin en sevmediğim fırçasına. Fondöten fırçası diyor ama bu kadar küçük bir fırça ile fondöten uygulamak isterseniz yarım saatiniz gider :) Essencial Foundation Brush'ın resmen 3'te 1'i büyüklüğünde... Ben zaten yassı fırçalar ile fondöten uygulamayı sevmediğim için bu fırçayı ancak göz altlarıma kapatıcı sürerken ya da krem aydınlatıcı uygularken kullanabiliyorum. Yine de bu işlemler için kendisi önceliğim değil... Biraz setin içinde "hadi bunu da koyalım" gibi olmuş :)



Contour Brush :

Bu setin en yararlı ikinci fırçası ise kontur fırçası. Hem konturlemek,hem yüzünüze aydınlatıcı uygulamak hatta allık sürmek için bile kullanılabilir. Minik mumsu şekli sayesinde zor alanlara da ulaşıyor ve bu özelliği ile de Setting Brush yani sabitleme fırçasının yaptığı işi de hakkını vererek yerine getirebiliyor. Bu da demek oluyor ki göz altlarınıza sürdüğünüz kapatıcıyı pudra ile sabitlemek için  de kullanabilirsiniz. 

Tabi bu kadar özellikten sadece birini seçmeniz hem sağlık hem de görüntü açısından önemli. 
Çünkü allık ve bronzer fırçasının,allık ve aydınlatıcı ya da aydınlatıcı ve pudra fırçasının ayrı olması gerekmektedir. Eğer ayırmak istemiyorsanız da her kullanımdan sonra yıkamanız gerekmekte ki bu da uzun ve fırçanın ömrünü kısaltan bir işlem. En ideali fırçaların haftada 1 kere yıkanması. Ara zamanlarda ise fırça temizleyici sprey kullanabilirsiniz. 

Sonuç olarak kontur fırçası da ihtiyacım olan ve beni memnun eden bir fırça oldu. 


Bu setin fiyatı yanılmıyorsam 82 TL olacaktı. Bu kalitede fırçalar için MAC fiyatları düşünüldüğünde bence gayet uygun bir fiyat. Umarım beğenmişsinizdir,yorumlarınızı,sorularınızı bekliyor olacağım !

Bloğumu beğeniyorsanız beni Bloglovin ve Google Friend Connect'ten takip etmeyi unutmayın... Iyi haftasonları,mutlu kalın...


7 Mart 2014 Cuma

Gratis %50 İndirim Alışverişim !

Gratis indirime girince ve özellikle de güzel markaları da bu işin içine sokunca indirimleri tadından yenmiyor... Artık alışverişler biraz ihtiyaç boyutunu aştığı için sadece çok beğendiğim ve uygun fiyatlı ürünleri almaya çalışıyorum. The Balm ve Dirty Works indirime dahil olunca ben de listemde olan ürünleri kaptım hemen. 



Ilk olarak Dirty Works'ün Face Scrub'ını aldım. Haftada en fazla 2 kere uygulanması gerektiği yazıyor. Ben de arada çıkan sivilceleri yaydırmamak için genelde duştayken haftada 1 ya da 2 kere uyguluyorum bu tür scrubları ve sorun çıkartmıyor. Henüz tam olarak deneyimleyemediğim için detaylı yazmıyorum,sonuçta cilt bakım ürünleri en az 2 haftada etkisini gösteriyor bence o yüzden ileride paylaşacağım görüşlerimi...

Diğer aldıklarım ise The Balm'dan... Öncelikle uzun zamandır arayıp da bulamadığım ve böylesine güzel bir indirimde denk geldiğim The Nude Tude far paleti... Zaten daha önceden aynı markanın başka bir paletinin detaylı yazısını yazmıştım o yüzden tekrardan söylemiyorum pigmentasyonlarının ve kalıcılıklarının güzelliğini... ( The Balm Meet Matte Nude far paleti yazısı : http://archbeauty.blogspot.com.tr/2014/01/the-balm-mat-far-paleti-meet-matte-nude.html )



Bence burada sadece renklerin güzelliğine odaklansak da yeter :) Tek paletim olsun,her şeyde onu kullanayım diye birini seçsem herhalde bu olurdu... Hem gece hem gündüz,hem romantik hem vamp yani her türlü makyajınız için uygun renkler mevcut. Tek sıkıntısı yanında gelen işe yaramaz fırçası... Denemenize bile gerek yok o kadar söylüyorum... Ancak göz altınıza dökülen farları temizlemek için kullanabilirsiniz... Biraz daha kaliteli bir fırça olmasını isterdim doğrusu. Normal fiyatında 64 iken alsaydım biraz üzülürdüm fakat yarı yarıya inince pek bir sorun kalmıyor açıkçası :) 



Diğer ürün ise uzun zamandır istediğim Mary-Lou Manizer aydınlatıcı. Şampanya tonlarında doğal duruşlu aydınlatıcı arayan beyaz ve buğday tenlilerin ilk tercihlerinden biri... Hem gramajı çok hem de normal fiyatı bile bu performanstaki aydınlatıcılara göre uygun. %50 indirim ile 21 liraya gelince ise mükemmel oldu ! Görmezden geldiğim tek sorunu ise ambalajı... Biraz kalitesiz duruyor ve kapağı zor açılıyor. Ilerinde çabuk deforme olacağını düşünüyorum o yüzden iyi bakmaya gayret edeceğim. 



Son ürün ise Time Balm Face Primer yani yüz bazı. Ayrıca Anti-aging ürünü olarak da yalnız başına kullanılabileceği söylenmiş fakat ben Time Balm göz altı kapatıcısının aksine karışık yaptığı görüşündeyim ağır yapısı sebebiyle bakalım bu nasıl olacak... Gerçi yaşlanma karşıtı ürünlere ne ihtiyacım var ne de ilgim yaş skalamın da üzerinde kalıyorlar fakat cildi besleyici özellikte olduğunu ve nadiren kullandığımı hesaba katarsak bence bir problem yok. 

Bu dört parça ürüne toplamda 78 lira ödedim. Normal fiyatları (ki The balm genelde hep %20 indirimde) 156 lira tutacaktı. Ayrıca bilginiz olsun bütün Stand doluydu ve tüm paletlerden fırçalardan vardı dün Bağdat Caddesi Şaşkınbakkal şubesinde,tabi şimdi kaldı mı bilemem... Yarın indirimin son günü.... Sizin de beğendiğiniz ve almak istediğiniz ürünler varsa kaçırmayın derim. 

Essence : Bir İyi, Bir Kötü

Bir süredir rahatsızlık sebebiyle yazamadığımdan dolayı bugün sizlere ard arda 2 yazı yayınlanarak güzel bir dönüş yapayım dedim :) Ilk yazımız bir inceleme üzerine olacak. Hepimizin severek kullandığı ve uygun fiyatlarıyla gönlümüzde yer eden Essence markasından 2 ürün inceleyeceğim. Ve bir markanın ürünleri arasındaki kalite farkını da böylece görmüş olacağız :) 

Daha önce de Essence'in dudak kalemini ve likit rujunu tanıtmış,severek kullandığımı söylemiştim. (Söylememiş olsam da,ojeleri de gerçekten çok güzel. ) Bugün ise başka bir renkteki dudak kalemi var... 



Cute Pink adlı dudak kalemi, mavi alt tonlu fakat olabilecek en sıcak tonunda güzel bir pembe renginde... Her türlü pembe rujunuzla kullanabileceğiniz gibi tek başına uyguladıktan sonra dağıtıp ya da dudak parlatıcısı sürüp de kullanabilme şansınız var. Yapısı gercekten çok güzel,mat ruj kıvamında kremsi ve (bir kaleme göre) kurutmayan yapıda... Ayrıca çok da kalıcı... Bir ümit çok kalıcıdır ve zaten bu rengi Essence'da bulamam diye aldığım kırmızı Kryolan kalemden daha iyi sonuç veriyor. Üstelik 5'te biri fiyatına (gerçekten şaka gibi ama doğru ). Ve bir markayı bu kadar sevmişken ne kötü gidebilir bir de rujunu alayım deneyeyim derken...



Son zamanlarda aldığım ve memnun kalmadığım ürün listesinin başını kim çekiyor derseniz işte cevap : Essence Wear Berries Ruj ! Bloggerların ballandıra ballandıra anlatmaları,rujun üzerindeki amblemi,fiyatı ve rengi beni cezbetmişti ilk başta... Konu ruj olunca drugstore testerlarını dudaklara temizleyip de uygulayabilmek imkansız oluyor bu yüzden gözümüz kapalı alıyoruz biraz da zaten fiyatı da 6,75 olunca insan hadi bir deneyeyim diyor. Ama daha ucuza çok daha güzel rujlar almışlığım var. 



Beni ilk soğutan şey kokusu oldu. Aslında kokusuz diye geçiyor ama çok acı kimyasal kokusu geliyor ve dudağınızda iken insanın genzine işliyor. Tadı da yok gibi ama o kokuyu duyduğunuz sürece acı bir şey varmış gibi hissediyorsunuz. 



Pigmentasyonu orta. Sheer ruj kategorisinde değerlendirilebilecek yarı-saydam bir ruj. Çok renk vermiyor orta-parlak bir bitişi var ve bunu görünce nem vermesini bekliyor insan ama tekrar yanılıyoruz. Çünkü hiç nem vermiyor. Bir süre sonra sanki mat rujlar gibi kurutuyor insanın dudaklarını. Kalıcılık da alt seviyede. Bir şey yiyip içmediğiniz sürece idare edersiniz fakat yediğiniz an hepsi kayboluyor. 
Bütün bunlardan da anlaşılacağı üzere bir daha almayacağım bir ürün oldu. 

Evet markanın bir iyi ve bir kötü ürününü de böylece incelemiş olduk. Tabi bu bütün markalar için geçerli. Her markanın High-end olanların 100lerce liralar verip de kötü çıkan ürünleri de var tabi. Benim tek tesellim cebime çok bir zararı olmaması... 

Sizin de böyle hayalkırıklıklarınız,beğendiğiniz markalarda yüz karası dediğiniz ürünler var mı ? Ayrıca sorularınız varsa yanıtlamaktan memnun olurum,paylaşımlarınızı bekliyor olacağım... :) Sağlıcakla kalın...

28 Şubat 2014 Cuma

Chanel Bahar Alışverişi !

Geçenlerde Sephora'ya gittiğimde Chanel'in bahar koleksiyonuna göz attım. Aslında bir şeyler almak değildi amacım fakat bahar koleksiyonunu çok beğeninde kafaya koydum ve çok beğenilen krem allıklardan denemek istedim. Fakat sonra görevli,bahar koleksiyonu dışında daha çok hoşuma giden bir allık gösterince dayanamadım ve onu aldım. 



Présage, benim şu sıralar arayışta olduğum mükemmel şeftali allık boşluğunu büyük bir gururla doldurdu. Onun yanına ise Rouge Allure Velvet serisinden muhteşem La Favorite adlı,turuncumsu mercan rengi saten bitişli ruj katıldı... Kısacası çok ama çok beğendiğim için aldım bu ürünleri,ve Chanel'den ilk makyaj malzemelerimi edinmiş oldum. 



Chanel , şu güne kadar kullanmış olduğum en kalıcı allığı yapmış desem yalan olmaz. Ne Nars ne de MAC bende bu kadar uzun süre dayanmadı. Cildim karma/yağlı olduğu için çok kalıcı bir makyajım olmadı pek fazla. Fakat bu krem allık gerçekten 4-5 saat sonra bile ilk sürüldüğü hali gibiydi. ( Tabi bu süre yüzünüzü ellemeniz,başka insanlarla öpüşüp selâmlaşmanız ile kısalır :) ) Bu kadarını beklemiyordum çünkü allığı sürünce krem formda kalmıyor ve pudralaşıyor. Bu da cildimizde yarı-mat çok hoş ve doğal bir görüntü veriyor. 




Kutusu ise High-end klasiği olarak kadife kabında geliyor. Bu kap hem çizilmeyi hem de tozlanmayı önlediği için kullanışlı buluyorum ve kutusunda dursa bile çıkarmıyorum. Toplam ürün ağırlığı 2,5 gr yani MAC krem allıkların yarısı kadar bile değil. Fiyatı ise neredeyse iki katı... Emin olmamakla beraber 110 TL olması lazım. MAC allıklar yanlış hatırlamıyorsam 68 TL idi. 



Rujlar konusunda biraz hassasım,memnun kalmadıklarım çoğunlukta oluyor. Bununla ilgili bir yazı da gelecek yakında... Çoğu zaman dudaklarımı kurutuyor,çizgilere doluyor ve kötü bir görüntü veriyorlar. Sorun bende mi bilmiyordum fakat Chanel MUA'sı bayan bana bu ruju fırça ile uyguladığında sonuç gerçekten çok güzeldi. Kalıcılığı,kurutmaması,rengi her şeyi harika (tabi fiyatı dışında :) ). Ben de ondan sonra evde vaktim varsa genelde rujlarımı fırça ile iyice yedirerek uygulayıp çıkmaya başladım. Ama hiçbiri istediğim sonucu bunun gibi güzel vermedi. 



La Favorite rengi yine bahar koleksiyonunda değil,klasiklerden :) Şimdi diyeceksiniz madem öyle niye başlık bahar alışverişi,çünkü renkler gerçekten bana baharı,koleksiyondan daha çok çağrıştırdı :) Rujun rengi MAC'in çok sevdiğim Sea Sheer'ini andırıyor ama içerisinde daha çok turunculuk var ve yapıları tamamen farklı. Daha kalıcı ve daha mat. Adı üstünde Velvet,yani kadife gibi bir bitişi var. 

Kutusu ise yine çok şık. Sistemi normal rujlardan farklı olarak üzerine bastığınızda kilit açılıyor, yükselen ruj kısmını çekip kullanıyorsunuz. Altın ve siyahın şık uyumu ve ağır kutusuyla ben pahalıyım diye çok öteden kendini belli ediyor zaten. Fiyatı ise 95 TL civarı olması lazım,tam emin değilim çünkü %10 indirimle aldım hepsini.  



Swatchlar ise yukarıda görüldüğü gibi. Ama güzel ! Istanbul'da günlerdir güneş doğru düzgün görülmediği için biraz karanlık oldu. Ruj biraz fazla kırmızı/pembe çıkmış ama dudakta çok daha tatlı bir rengi var. 

Bu alışverişimden gercekten memnun kaldım benim için tek eksisi cebime oldu :) Biraz daha uygun fiyatlı olsalardı,benden mutlusu olmazdı... Bütçenizi asmıyorsa bence bir şans verin derim... 
Sorularınızı ve önerilerinizi yorum kısmına yazarak bana ulaşabilirsiniz. En kısa zamanda görüşünceye dek,mutlulukla kalın...

Dipnot (Disclaimer) : Bloğumda kullandığım ,belirtilenlerin dışındaki, tüm fotoğraflar kendi çekimimdir. Herhangi başka bir siteden veya şahıstan alınmamıştır. Tüm ürünler kendi kişisel bütçem ile alınmış olup,herhangi bir firma tarafından hediye edilmemiştir.  Bütün yazılarım kendi objektif görüşlerimi içermektedir ve reklam amaçlı değildir. 

23 Şubat 2014 Pazar

M∙A∙C Pink Plaid Ruj Incelemesi

Uzun zaman oldu blogu biraz ihmal ettim sanırım fakat yeni okulun yoğunluğu ve araya giren birçok küçük şey bu yazıyı bugüne attı... 
Bu ara zamanda birçok alışveriş yaptım, yeni ürünler deneyimledim... Bunların yazısı da en kısa zamanda gelecek. Ama öncelikle geçen gün yaptığım MAC alışverişimde ,rujlara bakarken gözüme çarpan bu güzel ürünü sizlere tanıtmak istedim. Görür görmez almak istediğim bu tatlı ama bir o kadar da soğuk pembe Pink Plaid ruj şimdiden favorilerim arasına girdi...




Hem tatlı hem soğuk bir pembe olarak tanımlamamın sebebi,mavi alt tonlu bir pembe olmasından kaynaklanıyor... Hem kış hem yaz her türlü makyaja uyum sağlayacak bir pembe olduğunu düşünüyorum. Mat yapısından dolayı,yazın mat görünüm sevmeyenler üzerine parlatıcı uygulayıp da kullanabilirler. 


Kalıcılığı ise mat rujların kalıcılığı gibi orta-üst seviyede. Daha kalıcı olabilirdi tabi ama ben altına nemlendirici uygulayıp üzerine ruju sürüyorum. Mat bir ruj olduğundan ötürü dudakları kurutma olasılığı yüksek zaten... Benim de kışın dudaklarım çok kuruduğu için,bu ruju sürmeden önce dudaklarınıza peeling yapmanızı,nemlendirmenizi,eğer yapabilecekseniz dudak fırçası ile uygulamanızı tavsiye ederim. Böylece kalıcılığı çok daha yüksek olur. Ayrıca dudak kalemi kullanarak da rengi yoğunlaştırabilirsiniz. Benim önerim bu rujun altına daha önceden de bahsettiğim Essence'in Satin Mauve renkli dudak kalemini uygulamanız... Renkleri gercekten çok yakın ve matlığı da aynı derecede... Zaten bu kalemi kullandıktan sonra pahalı dudak kalemlerini pek istemeyeceğinizi düşünüyorum,tabi tek sıkıntısı sınırlı sayıdaki renkleri...




Swatchta ise renk yukarıda görüldüğü gibi... Istanbul'da sabahları yine güneş kaybolmaya başladığı için yapay ışık kullanmak durumunda kaldım. Güneş ışığında biraz daha sıcak tonlarda görülebilir fakat çok da bir değişim yok mat bir ruj olduğu için. Zaten MAC rujların en sevdiğim serilerinden olan Matte serisi,bence hem kalıcılığı hem de diğer markalara nazaran daha az dudak kurutmasıyla bir adım önde. Fiyatı 50 TL olan bu ruju MAC mağazalarından ve de maccosmetics.com.tr 'den sipariş edebilirsiniz. 

8 Şubat 2014 Cumartesi

İlk Instagram Alışverişim !

Kısa bir aradan sonra tekrar merhaba :) Geçen hafta ilk defa yapmış olduğum instagram alışverişimden bahsedeceğim sizlere... Uzun zamandır istek listemde olan çok ama çok şeker EOS Lip balmlar ve Illamasque allıkları görünce dayanamadım ben de sipariş verdim. 



Çoğu satıcı kar marjını abartıp Amerikada birkaç dolara satılan EOS Lip balmları 25-30 TL 'ye bile satıyor. Ben de 15 liraya görünce hem kargoya takılma ihtimalinden,hem de beklemekten kurtularak 2 tane sipariş ettim. EOS markası blogger dünyasında epeyce ünlü ve hayvanlara zarar vermeden üretim yapmaları ile de artı bir puan kazanıyor. Beğeneceğimi umduğum 2 çeşidini strawberry sorbet ve Summer fruits aromalılarından aldım. Hem renkleri,hem ambalajları,hem tadı hem de kokuları çok güzel. Toplumda çıkarıp asla ruj sürmeyen,dudak nemlendiricisini bile lavaboya gidip süren ben,bunların şekil itibariyle dikkat çekmediğini ve çok pratik olduğunu düşündüğüm için,canım istediğinde her yerde bir saniyede uygulayabiliyorum. Daha önce dupe'unu yani benzerini tanıttığım Balmi Lip balmlardan bence çok daha iyiler. Niye ? Bir kere kokuları ve tatları çok daha güzel. Nemlendirmeleri de eşdeğer fakat Balmi dudağı fazla yağlandırıp parlatıyor,EOS'lar daha mat. Kalıcılık olarak (nemlendirme süresi) Balmi'ler bir tık daha yukarıda diyebilirim. Ama bunların tadı bile şeker gibi çok tatlı,o yüzden yine ilk tercihim EOS olurdu :) 
Tabi bu kadar şeker oldukları için çok da bir nemlendirme beklemiyoruz,BABE ve Burt's Bees bence daha başarılılar bu konuda...


Ben kırmızı olanı yani Summer Fruits , yaz meyveleri aromalı olanı daha çok beğendim. Daha iştah açıcı bir tadı ve kokusu var. Ve kırmızı rengi de çok güzel duruyor :) (ojelerim de geçenlerde tanıttığım Grey Area bu arada)


Ikisinin de iç renkleri aynı zaten herhangi bir renklendirici kullanılmamış. Pembe renkli olan Strawberry Sorbet aynı ismi gibi çilek sorbesi gibi tatlı ve yoğun çilek tadında ve de kokusunda... Önce kırmızıyı bitirip buna geçeceğim için denedikten sonra rafa kaldırdım beni bekliyor önümüzdeki aylarda :) 



Ve alışverişin göz bebeği Illamasque allık ! Bunu nasıl alacağım diye kara kara düşünürken,aslında bütçe dışı olmasına rağmen biraz yaramazlık yapıp aldım :) Kendime daha da bir şey almayacağım diyorum ama tabi ki de boşa gidiyor bu sözler ! Beni en iyi sizler anlarsınız ,bakar mısınız öncelikle bu güzel renge ? Her ten renginden bayana yakışacağını düşündüğüm bu güzel rengin adı Tweak ! Içerisinde kırmızı mercan tonlar var tene uygulandığında bir harika oluyor. Görünüş itibariyle EOS Lip balm kırmızısında :) kendi sitesinde ise deep Hot pink yani koyu sıcak pembe olarak tanımlanmış. 


Bence en güzel rengi ilk resim gösteriyor. Ama farklı ışıklarda farklı renklere de büründü. O yüzden çok ilginç bir şekilde bazen kırmızıya bazen de pembeye kaçıyor. 


Soldaki swatch benden ve soğuk günışığında çekilmiş bir resim. Baya pembeye kaçıyor. Sağdaki resim ise illamasque.com da gösterilen swatch. 

Merak edenler için içerikler şöyle ;
TALC, DIMETHYLIMI- DAZOLIDINONE RICE STARCH, MICA, AQUA (WATER), MAGNESIUM MYRISTATE, PROPYLENE GLYCOL, OCTYLDODECANOL, ISOPROPYL MYRISTATE, GLYCERYL STEARATE, PHENOXYETHANOL, PEG-150, SILICA, RICINUS COMMUNIS OIL (RICINUS COMMUNIS (CASTOR) SEED OIL), CETEARYL ALCOHOL, QUATERNIUM-26, METHYLPARABEN, GLYCERYL RICINOLEATE, ETHYLPARABEN,CERA CARNAUBA (COPERNICIA CERIFERA (CARNAUBA) WAX), CANDELILLA CERA(EUPHORBIA CERIFERA (CANDELILLA) WAX), SODIUM CETEARYL SULFATE, STEARIC ACID, PROPYLPARABEN, CERA MICROCRISTALLINA (MICROCRYSTALLINE WAX), TETRAHYDROXYPROPYL ETHYLENEDIAMINE, PARAFFINUM LIQUIDUM (MINERAL OIL), CETYL ALCOHOL,CERA ALBA(BEESWAX), PARFUM (FRAGRANCE) AND MAY CONTAIN: [+/- TITANIUM DIOXIDE CI 77891, IRON OXIDES CI 77491, CI 77492, CI 77499, CARMINE CI 75470, ULTRAMARINES CI 77007, RED 36 CI 12085,  YELLOW 5 LAKE CI 19140, RED 7 CI 15850, RED 21 LAKE CI 45380, BISMUTH OXYCHLORIDE CI 77163, YELLOW 6 LAKE CI 15985, MANGANESE VIOLET CI 77742, FERRIC FERROCYANIDE CI 77510, RED 40 LAKE CI 16035, RED 27 LAKE CI 45410] MAY CONTAIN CARMINE AS A COLOUR ADDITIVE. STOP USE IF IRRITATION OCCURS. 

İçeriğinde bolca paraben mevcut. Çok ama çok hassas bir cildiniz varsa belki sorun çıkarabilir fakat benim cildim de hassas ben bir problem yaşamadım. 

Benim en çok beğendiğim pigmentasyonu ve tozutmaması oldu. Çok yoğun renk veriyor ve kalıcılığı Nars allıklardan daha iyi. Sürdürüldüğü zaman kendiliğinden kızarmış yanak efekti veriyor ve çok ama çok doğal duruyor. Mat bitişli ama öyle porselen bebek gibi de durmuyorsunuz. Ben çok memnun kaldım ve herkese de tavsiye ederim. 

Alışverişi nereden yaptığıma gelirsek http://instagram.com/abeautyblogg adresinden ürünlerine bakıp kendisine ulaşabileceğiniz, aynı zamanda blogger arkadaşım olan http://makeupaddictsblog.blogspot.com adresinde blogunu görebileceğiniz Makeup Addict's blog adlı blogun sahibesi... Kendisi Amerika'dan getirttiği ürünleri satıyor ve diğer satıcıların aksine güvenli alışveriş yapabileceğiniz bir yer. Ben memnun kaldım dediğim gibi en kısa zamanda tekrar bir alışveriş daha yapabilirim :) Sizler de benim gibi uzun zamandır yurtdışı kozmetik alışverişi yapabileceğiniz güvenilir bir yer arıyorduysanız,tavsiye ederim. 

Şimdilik bu kadar,tekrar görüşünceye dek,sağlıkla ve mutlulukla kalın...











4 Şubat 2014 Salı

Real Techniques Stippling ve Expert Face Brush Alışverişi

Geçen hafta elime geçen Real Techniques fırça alışverişimi bugün sizlere anlatma fırsatı buldum... Aslında biraz da kullanıp deneyimlemek ve genel olarak yorumlamak istedim kısaca ve karşılaştırmalı olarak...


Biliyorsunuz ki kozmela.com artık Real Techniques fırçaların Türkiye distribütörlüğünü almış ve online olarak bizlere satın alma imkanı sunmuştu... Ben de yeni gelen fırçalardan ,elimi çabuk tutarak ,Expert Face ve stippling fırçalarını koleksiyonuma kattım. Şu günlerde sitede tükenmiş görünüyor,fakat ileriki zamanlarda yine yeni fırçaların da satışa çıkacağını düşünüyorum.

75 TL üzeri kargo ücretsiz olduğu için bir de oje attım sepete ve kargo ücretsiz oldu. Aldığım Sally Hansen Grey Area renkli ojeyi de hemen sürdüm tabi,onu da fırçaları tutarken elimde görebilirsiniz :) 

Ayrıca duran o küçük poşette ise ücretsiz numuneler mevcut. Mustela bebek yağı, Murad sivilceli ciltler için Anti-aging krem ve 2 tane Rebul kolonya bulunmakta... Kolonyalar aynı parfüm gibi çok hoş kokuları var biri misket limonu diğeri ise yeşil çay kokulu...




Öncelikle şunu söylemeliyim ki bu alışverişten asıl istediğim şey Expert Face Brush'tı. Fondöten,kapatıcı vb krem,likit ürünleri yüze yedirmekte çok güzel,doğal bitişli bir fırça olduğu için istiyordum. Aslında Sephora'nın 45 numaralı fırçası varken pek ihtiyaç duymam diye düşünmüştüm( ki kendileri Bobbi Brown fondöten fırçası dupe ,yani benzeri ) ama iyi ki almışım çünkü Expert Face çok daha kolay uygulama sağlayan,kolay temizlenen ve de daha mat kapatıcı bitiş sunan bir fırça. Fırça yapıları çok benzese de farklı bitişler sundular... Ve expert Face kesinlikle daha iyi...


Stippling Brush ise duo-fiber ,yani uzunlu kısalı farklı cinsten kılların toplanmasıyla oluşmuş bir fırça. Bu yapı ne işe yarıyor dersek de,Üstteki fırçalar ürünü alıyor ve altta kalanlar ürünün yavaş bir şekilde yedirilmesini sağlıyor. Bu da tabi daha az kapatıcılık ve daha doğal bir bitiş sağlıyor. Tabi uygulama kısmı biraz daha zahmetli oluyor. Ben şahsen krem allık ve baz uygulamak için kullanmayı düşünüyorum. Fondöten uygulamak için stipple yani pıt-pıt hareketi yapmak gerektiği için aynı sürede makyaj süngeri beauty blender da kullanabilirsiniz. Bu da sizi biraz kararsız bırakabilir. Kılları sert gibi hissedilse de yüzü rahatsız etmiyor ama fondöten uygulamak için yine de beauty blender daha iyi bir seçenek gibi,en azından süre açısından...




Ikisinin boyutlarına bakacak olursanız uzunlukları aynı gibi,fakat tip olarak baya farklılar. Stippling yuvarlak iken,Expert Face oval bir şekle sahip. Bu da burun kenarı ve şakaklar gibi dar alanlarda daha iyi uygulama sağlıyor. 

Expert face'in kılları daha sık,yumuşak ve kısa. Stippling fırçası kılları uzunlu kısalı olduğundan alt kısımlar yoğun, üste çıkan beyaz kıllar seyrek. 

Sonuç olarak ikisi de çok güzel fırçalar,ve ücretlerinin karşılığını fazlasıyla hak ediyorlar. Bu kadar uygun fiyata bu kadar kaliteli fırça bulmak çok zor. RT markası zaten dünya çapındaki ününü boşa çıkarmıyor. Siz de denerseniz memnun kalacağınızı düşünüyorum. Özellikle Expert Face 'i bulursanız kaçırmayın derim... Fiyatları 34-36 TL arası yanlış hatırlamıyorsam. İnternet'te tekrar satışa sürüldüklerinde çok kısa bir süre içinde tükeniyorlar ama haberiniz olsun :) 

Blogumu takibe almayı unutmayın,sevgiler,görüşmek üzere ....