31 Ocak 2014 Cuma

The Balm Mat Far Paleti - Meet Matte Nude

The Balm markasıyla geçen sene tanışmama rağmen,makyaj koleksiyonumda bolca yer edindi kendisine... Beni hiç hayal kırıklığına uğratmayan ve fiyatları düşünecek olursak çok kaliteli bulduğum, özellikle %50 Gratis indirimlerinde asla kaçırmayacağım bir markadır. Bu markayla tanışmamı sağlayan ürünün ne olduğunu soracak olursanız , işte bugün sizlere tanıtmaya çalışacağım Meet Matte Nude far paleti !



The Balm markasının en büyük paleti bu sanırım,kendileri Shady Lady büyük versiyonla aynı boyutta... Şu sıralarda pek raflarda göremiyorum ama bulursanız koşun kapın kendiniz de bir göz atın derim ben... Çok kullanışlı renklere sahip bu far paletinde maalesef bir fırça bulunmuyor yani bu açıdan pek pratik değil. Kapağında kocaman bir aynası olması uygulamayı kolaylaştırsa da önemli bir gece öncesi sabahtan dışarı çıkacağınız zaman çantaya atacak olduğunuzda,kendinizden birkaç fırça da eklemek durumunda kalıyorsunuz. Bu biraz can sıkıcı gibi olsa da diğer bir sürü artı özelliği ile kendini affettirecek sizlere :) 


Merak edenler için içerikler de böyle arkasından... The Balm markası zaten doğal ve paraben içermeyen ürünlerle reklam yapıyor o yüzden içerikler sizi korkutmayacaktır.



Adı üzerinde mat bir far paleti olan bu üründe asla parlaklığa yer yok! Tüm farlar ışıltısız ve mat. Mat deyince de öyle tebeşir gibi farlar gelmesin aklınıza,sürümü gayet kolay,bol pigmentasyonlu,kalıcı farlar bunlar. Biraz tozutma problemi olabiliyor tabi (mat farların alamet-i farikası) fakat bu hem kullandığınız fırça hem de renge göre değişiyor. 

Renkler ise bence hem günlük hem de gece makyajı çıkartabileceğiniz çok güzel doğal tonlardalar... Nude makyaj,yok gibi,varla yok arası makyaj yapmak isteyenler için de ideal tabi. 

Paletteki bütün renkleri üşenmedim swatchladım sizler için , okuma sırasıyla soldan sağa doğru fakat renkler kolumda sağdan başlıyor,biraz karışık oldu sanki :)) ...


Görüldüğü gibi en sağdan renklere başlayacak olursak;

Matt Johnson : Füme siyah renkli , mavi alt tonlu bu renk paletteki en pigmentli renk,azıcık almanız bile yetiyor. Bu rengi tüm göz kapağınıza uygulamaktan kaçının,daha çok gölgelendirmeler ve açılı fırçayla Eyeliner şeklinde kullanılabilir.

Matt Garcia : Kahve-kırmızı toprak rengindeki bu far da çok pigmentli ve her türlü kullanılabilecek bir renk.
!!! Ayrıca belirtmeliyim ki bu paletteki kahve tonlardan kaş renginize uyanı varsa kaşlarınızı doldurmak için de kullanabilirsiniz....

Matt Malloy : Bildiğimiz kireç beyazı bu renk çok beyaz olduğundan dikkatli kullanın... Kaş altı aydınlatma yapmak için pek uygun değil ama göz pınarlarınıza aydınlık vermek için kullanılabilir. Ayrıca gece makyajında koyu renk arasına uygulanan beyaz denk dramatik ve iddialı bir görünüm çıkarır. ( Çok da abartmayın ama sonra Bülent Ersoy gibi olursunuz :)) )

Matt Rosen : Içerisinde kızıllık olmayan,sarı alt tonlu bir kahverengi olduğu için kaşlar için en uygun renk bence palette bu ton... Ayrıca tatlı bir rengi olduğu için de tüm göz kapağınıza uygulayabilirsiniz...

Matt Wood : Siyah-kahve olan bu renk,koyuluğuna rağmen pek pigmentasyonu başarılı değil gibi,o yüzden gölgelendirmelerde falan uygulanırsa ancak sorunsuz olur,tüm kapağa uygulamak için başarılı değil...

Matt Singh : Çok tatlı bir gülkurusu-pembe rengindeki bu renk,tüm gözkapağına uygulandığında günlük makyajda çok tatlı,nostaljik ve buğulu bir görünüm veriyor. Ben bu renk uygulandıktan sonra siyah ya da kahve kuyruklu Eyeliner ile desteklendiğinde güzel bir görüntü çıktığını düşünüyorum. Palette en çok kullandığım renklerden biri...

Matt Abdul : Ister olduğu gibi isterseniz de ışıltı ekleyin,her şey olur bu renkle... Tam bir gri kendileri ve çok soft bir görünüm sağlıyor. Pigmentasonu yoğun değil o yüzden tüm göz kapağına da uygulanabilir tabi gündüz için ağır kaçabilir bu durumda... Bu tür gri,siyah yani sizi cansız gösterecek renkleri dümdüz göz kapağınıza uygularsanız biraz ölü gibi görünürsünüz,tabi dead-look istemiyorsanız ,moda defilelerinde kullanırken ifadesine yüzler gerekse de , günlük hayatta pek hoşumuza gitmez :) Bu rengi dikkatsizce uygulayıp,Farı göz kapağınıza fazla yayarsanız da dağınık,kirli bir görüntü ortaya çıkabilir. Bu yüzden yine dikkat , dağınık uygulasanız bile sonradan ıslak mendille şekil verip,köşe çizgiye eyeliner çekip,sonra fırçayla kenarları yumuşatabilirsiniz...

Matt Lombardi : Çok ama çok Sarı alt tonlu ten rengi diyebiliriz bu fara... Eğer göz kapağınızda renk tonu eşitsizlikleri ya da damarlanmalar varsa size iyi bir baz olacaktır. Bunun dışında çok bir renk vermiyor ancak uygulama sonrası kenarları yumuşatmak için karıştırabileceğiniz güzel bir far...

Matt Hung : Mavi alt tonlu bir leylak,koyu bir mor rengi... Özellikle ela gözlerde yeşili ortaya çıkaran morlar,yeşil gözleri de daha canlı gösteriyor. Bizim gibi koyu renk gözleri ise öyle olduğu gibi bırakıyor :) ben pek mor rengi tercih etmesem de belli mi olur bir gün lazım olur,bir başka isteyen olur uygulanır,kesinlikle tatlı bir renk...


Güneşi yakalayamadığım için mecburen yapay ışıklandırma kullanmak zorunda kaldım resimler için,o yüzden tam günışığı renkleri gibi olmasa da oldukça yakınlar , sizi korkutmasınlar :)

Çok severek kullandığım bu far paletini,mat olduğu için her zaman bir kurtarıcı olarak görüyorum. Günlük makyajda fazla ışıltılar göze batabildiği gibi,sizi istemediğiniz bir görüntüye de ulaştırırlar bazen... Umarım siz de beğenmişsinizdir. Bu palete sahip olmak isterseniz Gratis'lerden satın alabilirsiniz... Şimdilik benden bu kadar , tekrar görüşmek üzere....






27 Ocak 2014 Pazartesi

Sephora Indirimden 2 Parça ! Too Faced ve Essie

Bu başlığın içerdiği ünlemin altındaki sebep şu : İsyaaaaaaan ! Ben niye şehir dışındaydım indirimin ilk günü niye İstanbul'da değildim,niye koca indirimden hiçbir şey kalmamış , niye sadece bu 2 parçayı alabildim isyanı ! :) Şaka bir yana , herkes standları resmen silip süpürmüş. Ürünlerin çoğu zaten açılmış bakılmış,farların hepsine mat olanlarına bile diğer paketlerdekinden ışıl ışıl simler bulaştırılmış :) Anlayacağınız Black Friday çılgınlığındaki gibi bir kaos oluşmuş... 
Ama bu kaostan çıkarttığım çok güzel 2 parça var ki gerçekten hem uygun fiyatlı hem de kaliteliler : Too Faced lipgloss ve Essie oje ...



Too Faced markası bildiğiniz gibi 2014 senesiyle birlikte Sephora'lara standını getirdi. Çok güzel ürünleri olan bu marka kalite standardı olarak yine yurtdışından tanıdığımız Urban Decay gibi... (Keşke onu da getirselermiş hazır elleri değmişken ama umarım en kısa zamanda gelir...) Kesinlikle hayvanlar üzerinde test yapmayan cruelty-free bir marka olması da büyük bir artı.Ambalaj,esprili kofreler ve setler ise Benefit markasını andırıyor.




 Bu markanın top 3 ürünü bence göz Farı bazı,kalpli allığı ve Lip injection dudak dolgunlaştırıcısı... 



Bugün Glamour Gloss adlı Flirt rengindeki lipglossu inceleyeceğim yani asıl Lip injection ürünü değil ama içerisinde ondan olduğunu iddia ediyor ve haklı da iddiasında çünkü Lip injectionda hissedilen yanma karıncalanma hissi bu üründe de mevcut . Yani ürünü sürdükten sonra gerçekten çizgilerde gevşeme,dolgunluk,nemlendirme oluyor tabi o garip his sizi rahatsız etmez ve dayanabilirseniz,ben dayandım ve sonuç gerçekten güzel :) 

Zaten ambalajda da göründüğü üzere 3 tane vaadte bulunuyor. 

Öpülebilir kal ; nane kokusuyla ferah bir nefes vaad ediyor.
Dolgun kal ; dudakları dolgunlaştırdığını söylüyor
Nemli kal ; içerisindeki E vitamini ve pirinç lipidleri dudakları yumuşak ve pürüzsüz yapıyor




Görünümü ise dudakta normal gloss gibi hatta bence yapı olarak Burberry glosslara baya benziyor öyle yapış yapış değil. Rengi ise çok güzel kahve-pembe bir renk.Gloss olduğu için zaten çok bir renk vermiyor,ancak rujun üzerine uygulayacağınız zaman önemli oluyor renkler... Lipgloss kullanmayı çok sevmeyen bir insan olarak bunu sevdim diyebilirim... Ama garip naneli tadı ve yakıcı hissiyle bazılarının da eleyeceğine eminim,o yüzden denemeden almasanız daha iyi... Fiyatı ise şuan Sephora'larda indirimde olduğundan 20 TL 'ye geliyor...




Diğer ürün ise Essie ojelerden çok güzel kendinden ışıltıları olan ,sedefli kırmızı/açık vişne çürüğü arası After Sex rengi... Güneş ışığında çok canlı yansımaları var rengin... Fakat birkaç gündür güneş ışığı olmadığı için yine mecburen yapay ışıkta göstermek zorunda kaldım. Gerçekten her şeye yakışacak süslü bir renk bence... Bu renk yeni seride yer almıyor sanırım zaten normalde 30 TL olan Essie ojeler eski seri diye şuan 10 TL ! E ben de beğendiğim bir renk olunca kaçırmadım tabi bulmak çok zor... Eski seri olduğu için de fırçası da yenilerinki gibi yassı değil normal tipte... Açıkçası biraz üzüldüm fakat indirim aradaki her şeyi kapattı diyebilirim :) Sürümü yine de zor değil tabi 2 kat uygulayıp üzerine top coat geçerseniz çok güzel oluyor... Kalıcılığı da gayet iyi,Wicked rengi 2. Günün sonunda kenardan kopup gitmişti ama bunda böyle bir problem olmadı,sanırım mat olmadığı için...


Görünüm ise soldan iki resim günışığında (pek güneş yoktu ama) diğeri de hafif gölgede çekildi. Işıkta daha canlı bir renge dönüşürken,gölgede daha vişne çürüğü gibi görünüyor ama bildiğimiz yılbaşı rengi gibi ışıl ışıl çok güzel... Bu arada rengi anlamanız için de çok güzel bir referans olan kırmızı kazağımın kolu görünüyor , oradan karşılaştırırsanız rengi anlamanız daha doğru olur... Benim çok hoşuma gitti...


Koyu/bronz tenliyseniz Sephora'larda hala Too Faced'ten bronz baz ve fondöteni %50 indirimle alabilirsiniz,ben ten rengime uymadığı için alamadım ama çok almak isterdim tabi denemek için... Dediğim gibi baya geç kalınmış bir alışveriş olduğu için pek bir şey bulamadım artık bir dahakine diyelim :) Kendinize iyi bakın,görüşmek üzere ;)


26 Ocak 2014 Pazar

M∙A∙C Studio Fix Pudra İncelemesi

Evet işte bugün o uzun zamandır gözümün içine "Beni yaz,beni yaz" diye bakan pudraları anlatacağım. MAC markasıyla beni ilk tanıştıran ürün,bu pudra oldu. Yaklaşık 5 senedir severek kullandığım bir marka ve bence bunu güzel bir başlangıç yapmasına borçlu. Çünkü ilk tanışmalar önemlidir. Bir markanın ürününü en başında sevmezsen o zaman o markaya da pek şans vermemeye başlarsın... İşte MAC bu ürünüyle benim ayağımı alıştırdı diyebilirim :)

Ta eskiden beri günlük kullanım için çok makyaj yapıp uğraşmayı sevmem. Özellikle okul zamanı sabahları çok vaktim olmazdı , o yüzden ten makyajımda zamandan tasarruf edebileceğim bir ürüne ihtiyacım vardı. Cildim karma-yağlı bir cilt olduğu için de fondötenler her zaman fazla ıslak bitişli ve gün sonunda kötü görüntü veren ürünler oldular,e okulda da her zaman makyaj tazelenmez,o yüzden kapatıcılığı yüksek,kalıcı ve yanımda taşıyabileceğim bir ürüne ihtiyacım vardı = STUDIO FIX



Bu ürün gerçekten pratikliğiyle her zaman baş köşemde yer aldı. Pixiwoo / Chapman kardeşlerin de sıkça bahsettiği bu ürün önemli bir günde fondöteninizin üzerine uygulandığında onu gerçekten sabitliyor. Kapatıcılığı yüksek olduğu için fondöten üzerine uygulandığında çok da doğal bir görünüm vermiyor fakat içerisinde GKF/SPF olmadığı için fotoğraflarda mükemmel görüntü veriyor. 

Tek başına uygulandığında kapatıcılığı mineral toz fondötenler gibi,hatta iki kat uygularsanız,ya da önce süngeriyle geçip üzerinden transparan pudrayla homojen bir şekilde dağıtırsanız yüzünüze gerçekten muhteşem bir görünüm veriyor . Kuru ciltliler için altına nemlendirici kullanmadan uygulamamaları ve süngeri yerine fırça kullanarak yüze yedirmeleri daha güzel bir sonuç verecektir. Pudra ilk başta cildi geriyor gibi gelse de 15-20 dk içerisinde ciltle tamamen bütünleşiyor. 



Bende 3 rengi var görüldüğü üzere :) (Renkler soldan sağa ; NW25,NC40,NW30 )

Pratik olmasının 1 numaralı sebebi içerisinde kendi 'güzel' süngeriyle gelmesidir... Bu süngerlerden ayrıca da 2li olarak MAC'ten satın alabilirsiniz,pudra bitmese bile 6 ayda bir süngeri değiştirmenizi öneririm.Bu süngerle tek başına tüm yüzünüze uygulama yapmak istediğinizde sonuc fazla kapatıcı oluyor. O yüzden evdeyken fırça ile uyguluyorum,dışarıda tazelemek istediğimde ise süngerle hafifçe tampon yaparak pudrayı yüzüme uyguluyorum. 



(Bu arada ojem siyah gibi çıkmış ama aslında koyu bordo hatta çok sevgili Essie'nin wicked rengi söylemeden geçmek istemedim bundan sonra oje yazısı da gelecek zaten :) ) 


Şimdi MAC'in kafa karıştırıcı renk skalasına gelecek olursak bende NW ve NC serisinden mevcut... NW serisi pembe alt tonlu renkler,NC serisi sarı alt tonlu renkleri içeriyor. Numaraları ise tamamen alakasız sırada yani bendeki NW25 ile NC40 çok yakın tonlarda mesela :) Ama ciltteki uygulaması gerçekten farklı duruyor,o da ayrı bir konu tabi... Benim tavsiyem şu; dükkandaki MUA'lara pek aldırış etmeyin,kovun onları... Gidin standtan birkaç renk bakın her seriden,sonra yakın olanları alın gidin aynanın karşısına. Tabi cildinizde makyaj olmadan gittiğiniz bir gün herkes için çok daha iyi olacaktır :) Sonra kendinizi en beğendiğiniz,en rahat ettiğiniz tonu alın,dediğim gibi kimseye kulak asmayın,yüz sizin yüzünüz... Ama şunu da unutmayın,sarı alt tonlar sizi daha genç ve diri gösterir... Benim NW serisinden tercih yapmamın sebebi,güneşle beraber kızarmam ve gün içerisinde ciltte salgılanan sebumun verdiği renk değişikliği (sarı tonlu olarak koyulaştırabilir bu yüzden NW biraz nötrlüyor gibi) 



Swatchlarda da görüldüğü üzere, soldan sağa ; NW30,NW25,NC40

Kışın NC40,baharda NW25, yazın çok yandığımda yüzüme de güzel bir bronzluk veren NW30 kullanıyorum. Şimdi bronzlarımı niye pembe alt tonda aldım derseniz de , koyu renklere çıkınca sarı alt tonlular biraz çamurumsu görünüyor gibi geliyor,tabi bu yine size ve ten renginize kalmış...

Fiyat/kalite konusunda da çok iyi... Uzun zamandır kullandığım pudrayı görüyorsunuz hala bitmedi 2 seneyi geçmesine rağmen... Herhangi bir bozulma,kırılma,dağılma da yok üstelik çantaların içinde gün be gün oradan oraya hoplayıp zıpladığını düşünürsek,çok sağlamlar... Üstelik de 60-70 TL arası bir fiyatı vardı yanlış hatırlamıyorsam,bence kesinlikle bu paraya değer, Dior'un benzer kategorideki pudrasının 150-160 TL olduğunu düşünürsek...

Bu işler biraz karışık ve elbette benim gibi düşünmeyenler çıkar sonuçta ben MUA değilim ve bunlar da sadece yıllarca kullanımdan deneyimlediğim nacizhane kişisel görüşlerim... Ama bence herkesin katılacağı bir nokta var ki o da 'herkes kendine yakışanı seçmeli'. 
Bayanlar ,içinizdeki güzelliği en güzel ortaya çıkaracak kişi sizlersiniz :) 
Sağlıklı,mutlu ve güzel kalın.... 

Down Town by Calvin Klein

Ilk parfüm tanıtımımı , yılbaşı indirimlerinden aldığım muhteşem Down Town ile yapmak istiyorum...
Uzun bir zaman , günlük kullanabileceğim güzel 4 mevsim sofistike bir koku arıyordum. Aslında Coco Chanel bu kadar popüler olmasaydı onu hiç düşünmeden alacaktım fakat satış görevlisi daha önce reklamlarda çok görüp koklamadığım Down Town'ı gösterince,gercekten çok hoşuma gitti... Ilk başta anlamamıştım ne kadar güzel olduğunu (bunda saatlerdir sağ elimizde kahve hazırda ,parfüm koklamaya çalışmak da etkili oldu). Ama alırken şüphem olmamasına rağmen,sabah sıktığım parfümün o fresh baymayan,hem tatlı hem çekici hem de vurucu kokusu beni kendisine aşık etti... Şu güne kadar hem kış hem de yaz kullanacağım bir parfüm bulamamıştım kendime göre....İşte bu parfüm tam da o ihtiyacımı karşıladı... 





Hem görünüşü hem de kokusuyla bir bütün bence,şişesi de çok güzel tasarlanmış. Kapağı basmayı engellemek için konmuş gibi sadece,üzeri boş sadece etrafı çevrili... Kabının rengine zaten ilk başta vurulmuştum,çok güzel parlak ışıl ışıl bir pembe ! Bilenler varsa L'Oreal 'in Skin perfection serisinin pembesine çok ama çok yakın... Rooney Mara reklamlarda hep siyah beyaz oynadığı için böyle parlak bir pembe beklemiyor insan ama koku gerçekten tam anlatıldığı gibi şehirli kadının kokusu....





 
Tekin Acar'daki tanımlaması şöyle :
 " İtalyan ağaçkavunu, bergamut ve Tunus'a özgü portakal çiçeği esanslarının canlı tepe notaları ile açılıyor. Kalp notasındaki pembe biber taneleri; menekşe yaprağı ve gardenya taçyapraklarının üzerine toz halinde serpiştirilerek sofistike feminenliği arttırıyor. Dip notasındaki Teksas sedir ağacı, tütsü, vetiver, laos benzoini ve canlı, kadifemsi musklar arkasında fark edilir, kendine güvenen ve duyusal bir iz bırakmasını sağlıyor."

Bu kofrenin satış fiyatı parfümü tek aldığınızdan fiyattan yalnızca 3 TL fazla :) Böyle olunca 200 ml aynı kokudan bir vücut losyonu çok ama çok güzel oldu :) Ikinci parfüme Boyner'de %50 indirim vardı ve baya uyguna denk geldi... Babama da CK Encounter kofresi aldım ve fiyatları hemen hemen aynı olunca yaklaşık 120 TL indirim oldu. Parfüm değiştirmeyi çok sevmem gün ve gece için her zaman alternatifler bulundururum fakat bu yine bir köşede hep yerini koruyacak gibi,pabucunun dama atılması zor... Bitince "kesinlikle" yeniden alınacak.

21 Ocak 2014 Salı

M∙A∙C In Extreme Dimension Lash Mascara

Bloğumun ilk yazısında sizlere tanıttığım Stroke Of Midnight göz kofresinde,daha sonra anlatacağım dediğim bir ürün vardı : In extreme dimension lash mascara extra black



Bu rimelin yazısı niye bu kadar geç geldi derseniz de ilk önce şunu itiraf etmeliyim ki performansından ilk başlarda gerçekten emin olamadım,anlayamadım... Bir gün iyi,bir gün kötü oluyordu... Baya istikrarsız bir rimel gibi geldi gözüme fakat sonradan sorunu anladım ; bu rimel gerçekten bi garip.




Açıldığında ilk bakışta çok kısa plastik taraklı,oldukça sık yapıda bir fırça görüyoruz. Ama daha dikkatli bakıldığında aslında fırçanın tarak kısımlarının 3 bant halinde bölündüğünü göreceksiniz. Bu da rimeli uygularken dikkat etmeniz gereken nokta. Çünkü taraksız kısma denk getirip de kirpiğinize sürerseniz o zaman o arada kalan partiküller çokça kirpiğinize orantısız olarak bulaşabilir. Niye fırçayı tam tur dişlerinin döndüğü normal fırçalar gibi dizayn etmemişler bilemiyorum ama sanırım kendinize uygulamaktan çok başkasına uygularken rahat edebileceğiniz bir yapıda olmuş. Nitekim fırçanın tek faydasını alt kirpiklere uygularken gördüm çünkü göze doğru yaklaşan kısımda diş olmuyor böylelikle...

Ayrıca bu rimeli uygulamadan önce mutlaka kirpiklerinizi kıvırın derim ben... Kıvırmadığınız zaman daha zor uygulama ve birbirine yapışmış kirpikler çıkıyor... 

Dedim ya başkasına uygulamakta güzel bir rimel,çünkü bir başka sorunu da çok çabuk kuruması
Kendinize tek kat sürerseniz gerçekten tek tek uzatılmış az hacimli ama belirgin kirpikler çıkıyor ortaya,fakat ikinci katı da süreyim biraz daha hacim kazansın derseniz işte o zaman bir felaket oluyor. 
Ayrılan o kirpikler, fırçayı tekrar sokup çıkarmadığım halde ürün fazlalığından birbirine yapışıyor,topaklanıyor... O tek tek ayrılmış uzamış görünüm gidiveriyor.

Bir MAC ürününden bu kadar dert yanacağım aklıma gelmezdi ama kofrede olmasaydı ayrıca gidip alacağım bir ürün değildi gerçekten... Bazı günler barışık ,bazı günler kızgın olduğum bu rimeli son 1 haftadır kullanıyorum. Ve inanır mısınız hergün başka bir sonuç vermeyi bırakın bazen bir gözümdeki diğerini tutmuyor :) Belki de benim beceriksizliğimdir,aranızda sevenleriniz vardır mutlaka ama bizim pek yıldızımız barışmadı... 

20 Ocak 2014 Pazartesi

Flormar Style matic S04 - Göz Kalemi

Hepimiz şu sıralar bloglarda sıkça söz edilen ama maalesef ülkemizde bulunmayan Rimmel London markasının Scandaleyes serisinin ten rengi göz kalemini çokça istemekteyiz :) Ama dediğim gibi seri aslında Türkiye'de var fakat nedense o rengi ısrarla hala raflarda yok... Ben de bu kaleme alternatif ararken aralarından en beğendiğim olan Flormar'ın asansörlü göz kalemini size tanıtmak istedim...



Asansörlü kalemler benim için her zaman ekstra bir artı almıştır çünkü hem kullanım hem de pratiklik açısından normal kalemlerden bence bir adım öndeler. Tabi kullanırken çok ucunu yükseltip de uygulamamakta fayda var çünkü kırılma riski de oluşturabiliyor :) Ama onun dışında normal kalemlerde sürerken aniden tükenince o ahşabın gözünüze batma ihtimali de ortadan kalıyor...



Flormar'ın daha önceden de sahip olduğum Smoky-eye serisinden kaleme güvendiğim için aldım ve bu kalem de gözlerimde herhangi bir irritasyona (yanma,kaşıntı vb) sebep olmadı.
Kalıcılık açısından koyu renk kalemler her zaman üstün olduklarından çok da bir beklentim yoktu ama kalıcılığı yine de iyi değil tabi orta-alt seviye diyebiliriz. 



Onun dışında sürüldüğünde homojen ve güzel bir renk görünümü veriyor bence. Zaten swatchta da görüldüğü gibi o itici tebeşir beyazı rengindeki kalemlerden değil. Ten rengi de denemez ama açık pembe hoş bir rengi var. 

Bu kalemi nereye uyguluyor,neden kullanıyorum ?

Gözlerimin sadece iç kısmına uyguluyor ardından koyu renk göz kalemiyle (tercihin natürel bir görüntü için tatlı kahve) kirpik diplerime kontur geçiyorum. Isteyenler Eyeliner da uygulayabilirler tabi...

Böyle yaptığınızda çok daha büyük görünen gözler , iç açıcı yorgunluktan uzak canlı bakışlar ve fresh bir görüntü elde edersiniz.

Eğer siz de güzel bir ten rengi kalem arayışındaysanız bu size güzel bir alternatif olabilir. 10,90 TL fiyatıyla Flormar standlarından,Watsons,Gratis vb birçok yerden daha satın alabilirsiniz. 

Sizin de bu renk üzerine alternatif güzel önerileriniz varsa yorum bırakmayı unutmayın,görüşmek üzere...

18 Ocak 2014 Cumartesi

The Balm - Put A Lid On It , Göz Farı Bazı

Bütün kadınlar makyajlarında en çok neden şikayetçidir diye sorsalar,araştırma yapsalar eminim ki %80'i göz kalemim akıyor,göz makyajım çizgilere doluyor,göz kapağımda katlanmalar oluşturuyor,yağlanıyor makyajım bozuluyor gibi göz makyajıyla ilgili şikayet edeceklerdir. Ama birçoğumuzun bilmediği,bilenlerin de güzel bir ürün bulamama sıkıntısı vardı. O ürün ne mi dersiniz ? 
Bayanlar,bizim ihtiyacımız olan bir göz farı bazı




Ve The Balm markası bu bazlardan ülkemizde ulaşılabilir olan en güzel çeşidine sahip... Indirimlerde kalmayan,haftalardır stoklamak için sorduğum ama bir türlü Gratis'lere gelmeyen bu baz Put a Lid On It



Çok küçük bir miktarının harikalar yarattığı bu ürün , gerçekten uzun süreli makyaj denince olmazsa olmaz.İster fırça , isterseniz de parmak yardımıyla makyajınızdan önce az bir miktarını göz kapaklarınıza ve dilerseniz biraz da alt kirpik çizgisine uygulayın. Ilk başta verdiği his biraz garip ama sonra alışıyor insan. Hafiften yanma karıncalarda gibi bir his bırakıyor ama asla acı veren bir şey değil tabi :) Daha sonra makyajınızı nasıl isterseniz yapın ister Eyeliner ister kalem ister far ister pigment... Hem makyajınızın renkleri pigmentlerin direkt yapışmasından dolayı daha canlı olacaktır , hem de göz kapağında katlanma,uçma gibi sıkıntılar olmayacaktır. Böylece hem zamandan hem de makyaj malzemenizden tasarruf etmiş olursunuz . Gündüz çıkıp işinize,okulunuza giderken göz kalemi sürmeden önce bile hafifçe sürülecek yerlere geçmeniz , hem makyajınızı tüm gün boyu tutar,hem de sizi eve döndüğünüzdeki makyajınız akmış o ölü görüntüden kurtarır :) 

Benim geç keşfettiğim,şimdi isi vazgeçilmezlerimden olan bu ürünü Gratis'lerden 18-20 TL civarına alabilirsiniz. Eğer bir de büyük indirimlere denk gelirseniz kaçırmayın stokların derim :)

17 Ocak 2014 Cuma

Yves Saint Laurent Siparişim ve Deluxe Trio Hediyeler

Yılbaşı öncesi indirimde sipariş vermiş olduğum ürün daha bugün elime ulaştı. Aslında bir süredir umudumu kaybetmiş gibiydim çünkü bir önceki siparişim elime 10 günde ulaşmıştı. Belki noel arefesi yoğunluğundan belki de İstanbul'da olmayışımdan uzadı bu süre. Ama sabah annem "sana paket geldi yukarıda,baban açtı baktı içinden krem gibi bir şeyler çıktı" deyince hemen yatağımdan fırlayıp ne gelmiş diye bakmaya koştum. :) Hele bir de, o güne özel kampanya dolayısıyla 3'lü deluxe boy tester kodunu giremediğim daha sonradan kendilerine attığım mailde bana size ayrı olarak paketledik gönderdik dedikleri kargonun da geldiğini görünce ayrı bir sevindim . ^^ . 
Ama sevincimin asıl sebebi tabi de uzun zamandır isteyip de alamadığım,Türkiye'de indirimleri beklemekten yorulup sonunda İngiltere'den sipariş ettiğim YSL Youth Liberator Serum Foundation !



Üstelik yanında gelen hediyeler de mükemmel ! 
Öncelikle onlardan başlıyorum ve Youth Liberator'e sonra geçeceğim. Baştan söylemem gerekirse bu yazı detaylı bir inceleme yazısı olmayacak ve sadece size biraz fikir vermek adına bilgilendirmeler içerecek.

Hediyelerin üçü de çok güzel. 
Benefit They're Real maskara : Eğer önceki yazılarımdan Benefit yılbaşı seti yazısını okuduysanız muhtemelen benim bu maskara hakkındaki görüşlerimi biliyorsunuzdur. Gerçekten çok güzel bir hediye ve de yedeklenecek olması benim için harika oldu !



Eve Lom TLC Cream : Açıkçası bu markayı daha önceden Türkiye'de olmadığı için deneme değil görme şansım bile olmamıştı. Fakat övgüyle bahsedilen bu markanın,yine övgüyle söz edilen bu kremi ise kısmen Anti-aging sayılmakla beraber aslında hassas ciltler için bir nemlendirici. SPF içermemelidir biraz kötü bence ama tabi bu durumda makyajın altına fotoğraf çekileceğimiz günlerde rahatlıkla kullanabiliyoruz. Her ne kadar her cilt tipine uygun dense de içerdiği özlü yağlar sebebiyle bence yağlı ciltlerin çok da sevmeyeceği bir krem. Ancak kış aylarında,soğuktan nemsiz kalan cildimde şu günlerde uygulayabilirim deyip kutusunda belirtilene göre önce elimle ısıtıp daha sonra tampon hareketlerle yüzüme yedirdim. Sonuç bence güzeldi tabi birkaç saat sonra T bölgemdeki parlamayı saymazsak :) Bence en çok kuru ciltlerin seveceği bir ürün... Ayrıca yoğun bir gül kokusu var sevmeyenler varsa öncelikle ona dikkat etsinler derim... Kremin 50 ml boyu yurtdışında yaklaşık 75-80 dolar civarı satılıyor ki bu da günümüz uçuk dolar kuruyla 175 TL civarına tekabül ediyor. Yani bu 15 ml deneme boyu bile aslında 50 TL'ye falan geliyor. Ben o kadar para verip almam o kadar çok neme ihtiyacı olan bir cildim ve Anti-aging kaygım yok ama bu kaygıları yaşayanlar düşünebilir çünkü bu kreme La Mer'in biraz daha uygun fiyatlı versiyonu diyenler var. 



BareMinerals Big&Bright Eyeliner : Hediyelerden tam boy olanı ve benim çok hoşuma giden bir göz kalemi ! Gözlerin beyaz kısımlarını daha beyaz ve daha büyük gösteriyor iddiasında olduğu için adını da Big&Bright koymuşlar . Bu iddialarında ne kadar haklılar orasını pek bilemeyeceğim çünkü kendi kendime böyle bir gözlem yapamayacağım kanaatindeyim. Ama onun dışında kalem gerçekten çok güzel kolayca sürülüyor,kalıcılığı yüksek,gözlerde irritasyon yaratmıyor ve çok kullanışlı. Çünkü arka kapağını kaldırdığımızda önce dağıtma süngeri,onun arkasında ise özel kalemtraşı yer alıyor. Yani bu pratikliği ile seyahate çok uygun. 



Rengi ise espresso. Aynı ismi gibi koyu kahve ve içerisinde çok tatlı bir kızıllık var. Gerçekten canlı bir renk ve sizi ölü gibi göstermeyecek bir tonu var. Bu kalemin de fiyatı sanırım 13-15 dolar civarı. 

Yazımızın asıl sebebine yani YvesSaintLaurent Youth Liberator Serum Foundation ' a gelelim.



Öncelikle söylemeliyim ki aylardır radarında olan bu fondöteni onlarca blogtan,vlogtan takip ettim ve daha "memnun kalmadım" diyenini bırakın, "eh idare eder" diyenini bile duymadım. Her kim kullandıysa övgüyle bahsetmiş ve herkese,özellikle de karma cilt yapısına sahip olan kadınlara tavsiye etmiş. Ben de tabi bunu duyunca çok memnun oldum çünkü kuru ciltlerin favorisi Touché Eclat'yı kullanamayacağım için epey üzülüyordum. Bu tam bir kurtarıcı oldu YSL'den benim için !

Öncelikle şişesi çok hoş ! gorkemkarman.blogspot.com'da Görkem'in de bahsettiği gibi bir iksir şişesini andırıyor. Baya ağır bir cam şişe olduğu için ihtiyatlı davranmak en doğrusu. Tabi seyahatte götürülecekse de dikkatli taşınması gerek,çünkü ağırlığı sebebiyle de biraz uygunsuz seyahate....

B30 Beige rengini istemiştim ve bu renk buğday tenime tam oldu ama biraz daha yanarsam da kullanabilirim diye düşünüyorum. Renk sarı alt tonlu fakat ürün Anti-aging serumu içerdiği için vaatlerinin arasında yaşlandıkları sararan ve cansız duran cildi canlı göstermek de olduğundan yüzümde gerçekten çok güzel durdu.


İçerisinde SPF 20 / PA ++ bulunması da ayrıca çok güzel. Ben genelde kremlerimi güneş korumasız tercih ettiğim için bu da bana çok büyük bir artı oldu.
Dediğim gibi bu tam olarak bir inceleme yazısı olmayacak o yüzden bunu biraz demo versiyon gibi görebiliriz :) Asıl yazımı bu fondöteni hakkını vererek kullandıktan sonra yazacağım çünkü bir kullanım ile ciltteki tepkileri ölçmek,kısa zamanda tavsiyelerde bulunmak doğru olmaz. Ama şimdilik memnun kaldım diyebilirim tabi biraz da uzun zamandır bunun hayalini kuruyordum ondan :) Yılbaşı öncesi indirimde olduğunu ve ülkemizden çok çok daha uygun bir fiyata geldiğini görünce dayanamamış ve feelunique.com 'dan sipariş vermiştim. 

Neden feel unique ? Çünkü daha önceki siparişimden gerçekten memnun kaldım ve güvenilir bir site. 15 £ üzeri tüm ülkelere kargo ücretsiz oluyor. Bir önceki gönderim de bana sorunsuz ulaştı,bu biraz gecikti fakat onu da yılbaşı telaşına veriyorum kargo ağının yoğunluğundan... Aldığınız ürün hemen ertesi gün kargoya veriliyor fakat takip etmek için herhangi bir kod alamıyorsunuz ücretsiz kargolarda. Eğer takip kodu isterseniz ayrı bir ücret ödemek durumunda kalıyorsunuz kargoya. Fakat bence alışverişlerinizin tamamı 100 TL altı olursa sıkıntı olmaz. PTT'yi arayıp sorduğumda normal yurtdışgönderilerinde aslında 3-4 lira bir gümrük oluyormuş özel kişiler gönderdiğinde. Şimdi gönderen tüzel kişi olduğu için gümrük konusunda ne olduğu hakkında bir fikrim yok açıkçası... Ama dediğim gibi zaten kargo ücretsiz ,100TL altı olarak bölünürse siparişler sorun olmayacağı kanaatindeyim. Bu gönderi ise bana 2 parça halinde geldi çünkü o günkü alışverişimde teknik bir sıkıntı oldu fakat attığım e-postaya hemen geri döndüler ve hediye verecek olduklarını ayrı olarak kargoladıklarını söylediler,bunun için onlara minnettarım. Bu sipariş ise bana 28,90 £'a yani TL olarak 100 TL civarına geldi. Ki bu da Sephora'daki fiyatının 70 TL altında... Üstelik Sephora hiçbir zaman tam boy hediye ürünler vermiyor (minik duş kapsülleri dışında) bu da benim için bir artı oldu.

Sizin de daha önceden bu ürünü duymuşluğunuz var mı ? Bu ürünü kullanıp,memnun kalanlarınız da varsa ayrıca bizi bilgilendirin.... Önerileriniz ya da sorularınız,merak ettikleriniz için yorum bırakın :) 

Ayrıca blogumu e-mail,Bloglovin'den takip edebilirsiniz. 

Görüşmek üzere,iyi haftasonları ! 

15 Ocak 2014 Çarşamba

Uygun Fiyatlı Allık İncelemesi

Her makyaj sevdalısı kadının ya da "hiç işim olmaz ama arada kullanmak için dursun" diyen kadının mutlaka ortak noktası vardır. Bazıları rujdan,bazıları da göz kaleminden vazgeçemez,bazısı da kapatıcı sürmeden sokağa adımını atmaz... Eskiden bir rimel ve bir rujla bütün makyajını yapan kadınlar yerine artık çeşitliliği daha çok seven daha sofistike bayanlar var... Tabi zorda kalırsanız kırmızı rujunuzu yanaklarınıza iki nokta kondurup dağıtmayın da demiyorum :) Ama benim vazgeçilmezlerimden biri de allıklar ...

Benim nazarımda sor bir konu olan bu konu aslında aylardır gündemimde... Fakat daha çok çeşit bulmak,araştırma yapmak,ürünü kullanmak ve cildimizin nasıl tepki verdiği görebilmek için süre şart... Allık konusunda bazı ürünlere ve markalara olan önyargılarım kimi zaman doğru çıktı kimi zamansa beni utandırdı... Bu allıklar benim hergün en çok kullandığım hala kullanmakta olduğum allıklar...fiyat/kalite memnuniyetine göre bunlar da benim top 3'üm !




İşte beni utandıran ya H&M'in yaptığı allıktan ne olur ki sözümü bana yutturan o güzel allık :) Arkadaşım Ecem'le dolaşırken görüp rengini beğendiğim sonra almasam mı diye tereddüt edince "ne olacak zaten çok pahalı değil bi denersin" sözlerini duyunca aldığım bu allık yanılmıyorsam 10-15 TL arası bir fiyata sahipti... Yine Ecem'in beğendiği renk olan Sugar Coral'ı aldım ve bir de baktım ki renk gerçekten ama gerçekten yanaklarım kızarınca olan rengin aynısı,içerisinde saf kırmızılık olan mavilik içermeyen bir renk. Kapağını açmak biraz problem çünkü plastik malzeme biraz sıkışabiliyor ve köşeli formundan ötürü zor açılabiliyor. Zaten ambalaj kalitesi gibi bir beklentim yoktu ama yine de hoş görünüyor bence.
Renk ise mat fakat içinde kaliteli minik ışıltılar var. Genelde düşük fiyatlı allıklarda düşük pigmentasyon,bol sim olur ve ucuz bir görüntü ortaya çıkar. Bu resimde biraz turuncu çıkmış ışıktan dolayı fakat altta swatch resmi var,orada çok daha net görebilirsiniz duruşu...



Tek sorunu içinde bazen sert homojen olmayan büyük granüller oluyor görünüşte fakat yumuşak bir allık fırçasıyla çok hafif uygulanırsa hiçbir sorununuz olmayacaktır. Aman dikkat hafifçe uygulayın muhtemelen kabuki fırçalar rengi boya gibi aktarabilir yüzünüze,ben RT Blush Brush kullanıyorum,çok memnunum. Sonuç olarak verdiği görüntü bence her renkten insana yakışır.
Ben sürünce gerçekten utanmış gibi oldum,H&M utandırdı beni :)

Son 2 sırayı paylaşan allıklar ise tabi ki The Balm markasından. Sizce de paketleri bir harika değil mi ? :) Onları H&M'den daha çok beğenen de vardır mutlaka ama ben fiyatı da işin içine kattığım ve aslında indirimsiz fiyatları 35-40 TL olduğu için onları biraz geri attım ama hepsinin gönlümdeki yerleri aynıdır. Gratis %50 indirimlerinde yemeyin içmeyin koşun 20 TL'ye alın bunlardan bir tane . 



Öncelikle herkesin bahsettiği Hot Mama'dan başlayalım. Nars Orgasm'ın ikizi diye lanse edilse de ne swatchlarda ne de pakette görüldüğü üzere bence alakası yok. (Orgasm'ı daha önceki One Night Stand yazısında görebilirsiniz) Hot Mama daha altın yansımalı ve daha soft tatlı, günlük kullanılabilen bir renge sahip. İçerisinde şeftali pembe tonları mevcut. Bence esmerlere de beyazlara da buğdaylara da yakışıyor. Her ciltte farklı bir karaktere bürünüyor....



Pigmentasyonu üst düzey,kalıcılığı da keza öyle... Asla birikme,keskin hatlar oluşturmuyor. Yani acemiyseniz bile çok da kaba olmadığınız sürece pek hata yapma şansınız yok.
Bence gece ve gündüz bronz,ışıltılı,romantik birçok tarz makyajınızda sizi tamamlayacaktır...


Gelelim FratBoy'a .... Niye seviyorum ? Çünkü mat fakat tebeşirimsi bir dokusu yok,doğal duruşu ve muhteşem pembe rengiyle beğenerek hergün kullanıyorum. Bu renk de herkese ve her cinsten makyaja gidecek abartısız ve çabasız güzellik arayanlar için muhteşem... Biraz tozutuyor H&M gibi ama en kaliteli  allık ürünlerinde bile oluyor öyle. Biraz dikkatli alın fırçanın yan kısmıyla ve yumuşakça uygulayın. Gerçekten ama gerçekten çok hoş bir allık daha ne diyebilirim ki....


Ve Swatchlar



Soldan sağa sırasıyla Hot Mama,Fratboy ve Sugar Coral . Ilk iki resim doğal ışıkta , üçüncüsü ise beyaz ışıkta çekilmiştir. Görüldüğü gibi pigmentasyonlar süper çünkü parmağımı bir kez aldıktan sonra tek bir dokunuşla geçilmiş halleri bu... 


Umarım sizler de beğenmişsinizdir ve başka uygun Fiyatlı allık öneriniz ya da aklınıza takılan bir şeyler olursa yorum bırakmayı unutmayın ve sağlıcakla kalın !


14 Ocak 2014 Salı

Maybelline New York 2+1 Ürün Incelemesi

Bu hafta aslında hergün yazı yayınlamayı planlıyordum fakat birkaç aksilik sebebiyle bugüne bir yığılma oluşacak ve sizlere bir sürü bir sürü ürün tanıtmaya çalışacağım,tabi elimden geldiği kadarıyla :) 

Öncelikle bu yazıda Watsons'tan aldığım jel Eyeliner ve lipmarker olacaktı fakat 30 TL üzeri alışverişte kazı kazan kartı veriyorlarmış ve bunlardan size yine Maybelline'den ürünler çıkıyor. Mutlaka bir şey kazanacağınız bu kartlardan bana siyah göz kalemi çıktı ve bunu da yazıya eklemek istedim .



Ilk olarak jel eyelinerdan başlamak istiyorum çünkü bu ürün uzun zamandır listemde bekliyordu ve indirimdeydi. Ben kahverengisini aldım hala MAC'in siyah fluidline'ını bitiremediğim ve hiç bitiremeyecek gibi olduğum için... Ambalajı çok güzel minik bir cam kavanoz,üstelik içinden bence fiyata göre gayet güzel ve kullanışlı uygulama fırçası çıkıyor. Ben genelde açılı fırçayla uygularım diye düşünsem de bu fırça da çok hoşuma gitti... Sapı biraz daha kalın olsaymış daha kullanışlı olacakmış fakat o da taşınabilirlikte sıkıntı yaratabilirdi tabi ...




Kahverengi , Brown diye geçse de renk içerisinde küçük pırıltılar var ve bronz yansımalar yapıyor,benim çok hoşuma gitti. Ama siz ben mat istiyordum diyorsanız siyahı uygun fakat bence buna da çok dikkatli bakmadıkça mat diyebiliriz. Alttaki swatchta da biraz belli oluyor zaten.... Üstteki flaşlı,alttaki beyaz ışıkta çekilmiş resimler ....




Kalıcılığı orta bence Waterproof deniyor ama gün içinde biraz etkisi kaybolabilir ama onun dışında kesinlikle akma yapmıyor.  
Ve fiyatı.... Normalde 25 ya da 30 TL olan bu ürünü şimdi 20 TL 'ye alabilirsiniz . Bence MAC Fluidline için bütçesi olmayan ya da ulaşamayanlar bu ürünü alabilirler. Tabi aşağıda karşılaştırmalı resimde bunun biraz daha küçük olduğunu göreceksiniz. Ama MAC'ten daha kremsi kıvamda ve sürümü daha kolay.



Ikinci ürün ise Color Sensational Lipmarker'ın 640 no'lu rengi In the Buff. Şimdi bu lipmarker da neyin nesi dersek bir çeşit dudak kalemi-liptint arası bir şey , bildiğimiz keçeli kalem yani marker gibi. Alıp kağıdı da boyayabilirsiniz bununla :) 



Dudaklarda niye kullanmak istiyoruz ? 
Çünkü aynı Benefit'in Bene-tint i gibi dudaklara kalıcı bir renk sağlıyor. Yani yemeği yedim ruju tazeleyim derdiniz %80 kayboluyor. Niye %80 çünkü tek başına sürüldüğünde dudakların kendi dokusunu gizlemedi ve üzerinde katman oluşturmadığı için pürüzsüz bir görünüm sergilemiyor.
Ve uyarı ! İçerisinde ALKOL var. Yani dudakları kurutucu bir etkisi olabilir. O yüzden ben bunu dudak kalemi gibi tüm dudağa uygulayıp sonra da normal rujunuz ya da lipbalmınız neyse onu uygulamanızı tavsiye ediyorum.





Ilk swatch normal sürüldüğü zaman,diğeri ise üzerini yüz kere elimle silmiş hali.... Buradan da anlaşılacağı üzere gayet kalıcı,fakat çok öyle aman aman renk vermiyor.

Bence pratikliği,uygulama rahatlığı ve uygun 10 TL'lik fiyatıyla tercih edilebilir bir ürün. Ayrıca çok güzel orman meyvesi kokan şekerli bir kokusu olduğunu da söylemeden edemeyeceğim :)


Son ürün ise kazı kazandan çıkan Expression Kajal 33 Black göz kalemi. Ilk olarak şunu söyleyeyim,hediye olarak gelmese kesinlikle gidip almazdım. Çok daha uygun fiyata çok daha pigmentli ve kalıcı ve çok daha siyah kalemler var. 



Yapısı orta sertlikte ve sürümü kolay. Gözlerimi rahatsız etmedi ama içlerine sürülen kalem de akıp gitti :) Çok uzun bir işiniz yoksa 1-2 saate dönerim zaten günlerinde yapılacak makyajlarda kullanılabilir. Eğer uzun süre kalıcı olsun isteniyorsa mutlaka üzerinden jel Eyeliner ile geçin derim ben.



Bu swatchta da soldan ilk sırada tek kat sürülmüş maybelline,ikincisi iki kat sürülmüşü... Sonrakiler ise yine sırayla Flormar'ın Smoky Eyes kalemi ve Sephora'nın 12 saat kalıcı waterproof göz kalemi. 
Siyahlıkları arasındaki fark net. Sephora zaten hem kalıcılıkta hem de siyahlıkta kazanıyor .
Fakat Flormar da gözlerimde hiç hissedilmeyen ve asla irrite etmeyen yapısıyla üstelik cazip fiyatıyla kendisini yabana attırmıyor.


Maybelline ürünlerinden alacaklarınız varsa bu kazı kazan kampanyası 5 Şubat'a kadar Watsons'larda devam ediyor ve boş yok. En kötü bir oje kazanırsınız :) Bu markanın ürünlerini kullanan ve memnun kalanlar da bu postun altına yorum atarak bizleri bilgilendirebilirler... Şimdilik bu kadar ;)

12 Ocak 2014 Pazar

İndirimdekiler,Alışveriş !

Öncelikle herkesin Mevlüt Kandilini kutluyor ve başlıyorum bugünkü yazıma....Indirimler bitmeden,haftasonu geçmeden hemen paylaşmak istedim. Baya bir dolaştıktan sonra alınmaya değer ,her zaman kullanabileceğim çok yararlı şeyler aldığımı düşünüyorum,gelin bakalım....


Giovanni'den elektiklenmeyi önleyici saç serumu ve de aynı seriden saç maskesi. Ikisini de birçok kez Pınar'dan (bloguna bakmak isterseniz bolca bahsediyor bu üründen orada sparkle-icious.blogspot.com ) duydum özellikle saç maskesi favorilerindenmiş ben de indirimde görünce bir şans vermek istedim ve ilk kullanımda bile çok memnun kaldım diyebilirim. Saçlarım gerçekten yumuşak ve sakin oldu. Tabi bunda Anti-Frizz sürümünün katkısı büyük. Serum 16,25 ,saç maskesi de 15,90'a düşüyor 5 TL indirimle. Iki ürün de %100 organik içerikli , kuru ve yıpranmış saçlara özel avokado ve zeytinyağlı bakım içeriyorlar. Şu sıralar makyajda aslında çok takıntı yapmasam da Şampuan ve banyo ürünlerinde parabensiz olanları alıyorum.

Yves Rocher ise paraben konusunda tamamen ikilemde kalmış ve bence kişiliğini biraz kaybetmiş bir marka. Aynı mağaza içerisinde bunda paraben yok etiketli ürünlerin yanısıra, bütün serisinde parabenin tüm türevlerini içeren bakım ürünleri bulmak da mümkün. Siz eğer marka olarak ben doğal ürünleri kullanıyorum diye propaganda yapıyorsanız o zaman ya doğal olun ya da reklamlarınızdan vazgeçin.
Bu konuda bence L'Occitane'ı örnek almaya çalışsalar da daha 4000 fırın ekmek yemeleri gerekiyor.

Ben de mağazadan yine parabensiz ürün gruplarından iki tanesini aldım indirimdeyken. Biri gerçekten kayısı kabuğu tozlarının içerisinde bulunduğu kayısılı Scrub diğeri ise greyfurtlu yüz spreyi. Scrubı haftada en fazla 2 ama 1 kere kullansanız daha iyi dedi mağaza çalışanı ve ben de uyguladığımda zaten birden fazla uygulanmaması gerektiğini anladım... Gerçekten cildinizi ölü derilerden arındırıyor ve kurutmuyor. Face mist ise hem gün içinde yüzünüze canlılık verici hem de makyaj sabitleme özellikli ( ki ben bu kısma pek katılmıyorum) . Kokusu çok fresh yaz kış her zaman yanınıza alabileceğiniz boyutlarda aynı termal sular gibi ama daha az ilaç gibi görünen versiyonu . Bunu audreyinsekerleri.blogspot.com ' dan görüp beğenip listeme eklemiştim ve indirimde 10 TL iken normal fiyatının da 12,5 TL olduğunu öğrenince daha sonra da alınabilir olduğu kanısına vardım. 


Gratis'ten yine daha önce aldığım Stay Matt'ın bu sefer Soft Nude rengini aldım. 
Lionesse kirpik kıvıracağı 4,5 TL ve bence High-end markaların kıvıracaklarından bir farkı yok,üstelik yedek lastiği de mevcut. Gidip o yüzden bu tür şeylere 50-60 TL vermeyi gereksiz buluyorum . 
Yine High-end markaların dudak kalemlerini kenara bıraktıran essence'in satin mauve dudak kalemi 5 TL . 


Bunlar da Watsons'tan ! Ecotools fırçalar indirimdeydi 29,90'a aldım. Bu göz setini de diğer fırçalarını kullandıktan sonra almaya karar vermiştim zaten memnun kalacağımdan eminim. Bir fırçasını biraz gereksiz buldum ama dumanlı göz makyajı yaparken çok geçiş olacağı için çok fırça işinize yarayacaktır zaten...
L'oreal Skin Perfection serisi de indirimde hem Gratis hem de Watsons'ta varlardı ama Gratis'te bazen tester olmayınca açıldıkları için jelatini yoktu ve ben de almamıştım , sonra Watsons'ta da indirimde görünce bu sefer alayım dedim , bu da 19,90 TL ve yakında yazısı gelecek o yüzden detaya girmiyorum. Fakat karma ciltler sevecektir onu da belirteyim. Bu arada Watsons'larda L'Oreal makyaj ve cilt bakım standlarında güzel indirimler var ilgililere duyurulur...
Dove deodorant pek sevmezdim ta ki bununla tanışana kadar... Gerçekten çok hoş,ilk sıktığında biraz boğan sonradan güzelleşen misk-pudra kokusu var. Bunu da 7,90 TL 'ye aldım.



Sizin de indirimde gözünüze çarpan ufak tefek birkaç şey varsa kaçırmayın,sağlıklı ve mutlu kalın....